• Anasayfa
  • Hakkında
  • Anne Baba Okulu
  • Öğretmem Akademisi
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
  • SOSYAL MEDYA

  • Anasayfa
  • Hakkında
  • Anne Baba Okulu
  • Öğretmem Akademisi
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
TEOG sınavı yerine ne yapılmalı? (2)
11 Ağustos 2019

TEOG neden sorun yaratıyor?

Çünkü ‘kuru ezberlenmiş bilgiyi’ ölçüyor. Bunun ne sakıncası var?

Ama ilk önce “Neden sınav yaparız?” sorusunu yanıtlamamız gerekiyor.

Kişi neye hazırlanıyorsa, o hazırlandığı şeyi gerçek hayatta ne kadar iyi uygulayacağını tahmin etmek için sınav yaparız.

 

SINAV ve GERÇEK PERFORMANS

Örneğin, ben bir tiyatro oyunu sergileyeceksem, sahnede rolü en iyi oynayacak oyuncuyu en az hatayla tahmin etmek için sınav (seçme) yaparım.

Seçme sınavı, gerçek performansı ne kadar iyi tahmin ederse, o kadar geçerli olur.

Oyuncu adaylarına yazılı sınav yapıp, tiyatro ile ilgili teorik bilgiler sorup, en yüksek notu alan kişiyi, oyunculuk performansına bakmadan seçersem, hata yapmış olurum.

Seçme, gerçek hayattan (sahne performansı) uzak kalır.

(Buna sosyal bilimlerde ‘ölçüt geçerliğinin’ bir unsuru olarak ‘tahmin geçerliliği’ (predictive validity) deniyor.)

TEOG da aynı şekilde bu hatayı yapıyor.

Biz lisede, üniversitede ve 21. yüzyıl dünyasında gerekli olan eleştirel düşünmeyi istiyoruz ama sınavda bilgi soruyoruz.

Çocuk sınavda başarılı olsa bile, üniversitede veya hayatta başarılı olamıyor. Yani, TEOG bilgiyi ölçtüğü için ölçüt geçerliliği düşük ve dolayısıyla gerçek hayat başarısını tahmin edemiyor.

 

SINAVA GÖRE SİSTEM

TEOG’un yarattığı ikinci sıkıntı da şu: başarı ölçütü, sınav başarısı olduğu için, dersler ezbere dönüşüyor. Sonuç (sınav), yöntemi (eğitim) belirler.

Ben bir atletin koşma becerisini maratonla ölçeceğim dersem, o atlet antrenmanında uzun koşu çalışır. Bilgiyi ölçersem, öğretmen ezberletir, öğrenci ezberler.

Eleştirel düşünme durur.

Yani, TEOG bilgiyi ölçtüğü için tüm eğitim süreçlerini (düşünme, yaratıcılık, problem çözme gibi) öldürüyor.

Zaten bundan dolayı bizim öğrencilerin sadece % 0.3’ü eleştirel düşünmeyi ölçen PISA’da en üst kısma girebiliyor. (OECD ortalaması %.7.7.) En iyi öğrencilerimiz bile eleştirel düşünme becerisine sahip değil.

Peki, öyleyse TEOG yerine ne yapılmalı?

 

ELEŞTİREL DÜŞÜNMEYİ ÖLÇEN SINAV

Yapılması gereken, TEOG sınavını kaldırmak değil, içeriğini değiştirmektir.

Yani, sınavı kuru bilgiyi değil, eleştirel düşünmeyi ölçen hale dönüştürmeliyiz. Dünyada bir çok örneği var.

Finlandiya güzel bir örnek.

Finlandiya’da üniversiteyi geçişte tek sınav var ama sınav bizdeki gibi bilgiyi değil, eleştirel düşünmeyi ölçüyor ve sorular da açık uçlu.

Size birkaç soru örneği göstereyim.

 

SORULAR

1- Kişilik özelliklerinin sosyal medya davranışlarını nasıl etkilediğini keşfetmek için bir araştırma tasarlayın.

2- Üç tane din seçin ve bu dindeki kutsal imgelerin kullanımı ve rollerini karşılaştırın.

3- Bazı politikacılar ya da ünlüler yaptıklarında veya söylediklerin dolayı özür diler. Özür dilemenin anlamını ve özrü kabul etmenin sosyal veya kişisel boyutlarını tartışın.

Görüldüğü üzere tüm sorular eleştirel düşünmeyi ölçüyor.  Bu sorular üniversiteye giriş sınavında sorulmuş ama biz bu soruları her seviyede hazırlayabiliriz.

Benzer soruları PISA’da da bulmak mümkün.

 

PISA SORULARI

SORU: “Her yıl kuşlar toplu olarak göç eder.  Kuşların göç yolunda yaşayan gönüllüler, bu kuşları sayar. Bilim insanları da bazı kuşların ayaklarına farklı renkte kurdele ve küçük bayraklar takar. Bilim insanları bu kurdeleleri ve gönüllülerin farklı renkleri baz olarak saydığı rakamları birleştirerek, kuşların göç yolunu tahmin eder.

Gönüllülerin, kuşları yanlış saymasına sebebiyet verebilecek bir faktörü belirleyin ve bu faktörün kuşların sayımını nasıl olumsuz etkileyeceğini açıklayın.”

Bu da eleştirel düşünmeyi ölçen bir soru. Bizde bu şekilde bir sınav hazırlayabiliriz.

 

EĞİTİM SÜREÇLERİ DEĞİŞİR

Böyle bir sınav sistemini uygularsak, hem gerçek hayat başarısını daha iyi tahmin edebiliriz hem de okullarda eleştirel düşünme otomatikman oturmaya başlar.

Öğretmenler derslerini bilgi odaklıdan uzaklaştırıp, eleştirel düşünmeyi öğretmeye başlar. Çünkü başarıları bununla ölçülecek.

Peki, bu sistem şu anki TEOG gibi sınav kaygısı yaratmaz mı?

 

SINAV KAYGISI

Hayır, yaratmaz ya da çok az yaratır.

Yukarıdaki soruları doğru yanıtlayabilmek için çok az hazırlığa ihtiyaç var.

Dersleri eleştirel düşünmeyle işleyen öğrenci sınava her zaman hazırdır.

 

ÖĞRENCİLERİN GENEL KAPASİTESİ

Peki, her öğrenci bu tür soruları yanıtlayabilir mi?

Hayır. Ama gerek de yok.

Dün yazdığım gibi yeteneğe dayalı bir eğitim sistem olursa, atletik yeteneği olan bir öğrenciyi ben bu sınava sokmam bile. O kendi yeteneğe göre yetenek sınavıyla spor okullarına girer.

Zaten sınav, eğitim sisteminden bağımsız düşünülemez. Sistemin tüm çarkları aynı anda değiştirilmelidir.

 

SINAV DEĞİL, ÖLÇME ve DEĞERLENDİRME

Kısacası, ölçme ve değerlendirmesi olmayan bir eğitim sistemi asla olmaz. Ama bu ölçme TEOG sınavı ile olmamalı.

Onun yerine eleştirel düşünmeyi ölçen bir sınav olmalı. Bu sınav son sınıfta da yapılabilir, üç yıla da yayılabilir. Bunun artık çok da önemi yok.

Böyle olursa, hem okullar bu sınav için eleştirel düşünmeyi öğretmeye başlar hem de üniversite ve 21. yüzyılda gerçekten başarılı olacak bireyleri doğru seçeriz.

 

NOT: Aslında eğitimin amacı özgürleştirmek (kancalarından ve yaralarından kurtulmuş kendini tanıyan birey) ve iyi bir vatandaş yetiştirmek olmalıdır. Aslında eğitim sistemi bunu da ölçmelidir ama var olan gündemde durumu sadece akademik açıdan değerlendirdim.

 

21 Eylül 2017

bilgiçocuksistemsistemlisınavteogyetenek
Share

Köşe Yazıları

Özgür Bolat Editör

İLGİLİ YAZILAR

Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
13 Ocak 2021
Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
13 Ağustos 2019
Oyun çocukları nasıl etkiler?
13 Ağustos 2019

Yorum Yaz


Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Site İçi Arama

  • Son Yazılar

    • Dr. Özgür Bolat ile Anne Baba Okulu
    • Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
    • Pınar Gültekin
    • Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
    • Okullar çocukları neden iş dünyasına hazırlayamıyor?
  • Haber Bülteni

  • SOSYAL MEDYA

  • TAKVİM

    Temmuz 2022
    P S Ç P C C P
     123
    45678910
    11121314151617
    18192021222324
    25262728293031
    « Mar    


  • SOSYAL MEDYA

  • Köşe Yazıları

    • Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
      13 Ocak 2021
    • Pınar Gültekin
      22 Temmuz 2020
    • Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
      13 Ağustos 2019

  • Haber Bülteni


  • Anasayfa
  • Hakkında
  • Anne Baba Okulu
  • Öğretmem Akademisi
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
www.veotesi.com © 2016

‘Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerez konumlandırmaktayız, kullanmaya devam ettiğinizde çerezler ile toplanan kişisel verileriniz Veri Politikamız-Bilgilendirmelerimiz'de belirtilen amaçlar ve yöntemlerle mevzuatına uygun olarak kullanılacaktır.

Dr. Özgür Bolat
KİŞİSEL VERİ KANUNU KAPSAMINDA BİLGİLENDİRME METNİ

Özgür Bolat Özel Eğitim ve LTD. ŞTİ. Şirketi olarak, siz değerli müşterilerimiz ve çözüm ortaklarımızın güvenliğini göz önünde bulundurarak, başta özel hayatın gizliliği olmak üzere, temel hak ve özgürlüklerin korunması amacıyla, kişisel verilerle ilgili düzenlenen "Kişisel Verilerin Korunması Kanunu" hususunda sizi bilgilendirmek istiyoruz.

Amacımız; sizlerin memnuniyeti doğrultusunda, kişisel verilerinizin alınma şekilleri, işlenme amaçları, hukuki nedenleri ve haklarınız konularında sizi en şeffaf şekilde bilgilendirmektir.

Kurumumuza iletmiş olduğunuz veya Kurumumuzun usül ve işlemleri çerçevesinde edinmiş olduğu her türlü kişisel veri ile biyometrik veri, sağlık verisi dahil her türlü özel nitelikli veriniz bakımından (“Veri”), 7 Nisan 2016 tarihinde yürürlüğe giren 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) gereğince, Kurumumuz Özgür Bolat Özel Eğitim ve LTD. ŞTİ. ŞİRKETİ Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel bilgileri kanunda açıklandığı çerçevede; elde edebilecek, kaydedebilecek, depolayabilecek, muhafaza edebilecek, hizmetlerini devam ettirebilmek amacıyla güncelleyebilecek, değiştirebilecek, yeniden düzenleyebilecek, mevzuatın izin verdiği durumlarda ve ölçüde üçüncü kişilere açıklayabilecek, devredebilecek, aktarabilecek, paylaşabilecek, sınıflandırabilecek, anonim hale getirebilecek ve kanunda sayılan diğer şekillerde işleyebilecektir.

Kişisel verilerinizin işlenme amaçları ve hukuki sebepleri; Mevzuat kapsamında faaliyet alanımız kapsamında işlemlerin yerine getirilmesi, yürütülmesi ve geliştirilebilmesi, bu hizmetlere ve ürünlere yönelik tanıtım, pazarlama ve kampanya faaliyetlerinin yapılması, akdettiğiniz ve/veya akdettiğimiz sözleşmelerin gereğinin yerine getirilmesi; istihbarat, bilgi araştırmaları ve kredibilite değerlemelerinin yapılması, planlama, istatistik, müşteri memnuniyeti çalışmaları, güvenliğin sağlanması, otoritelerce öngörülen bilgi saklama, raporlama, bilgilendirme yükümlülüklerine uyulması, tarafınıza daha iyi ve güvenilir hizmet verilebilmesi, tarafınıza uygun hizmetler ve ürünler geliştirilmesi ve bunun kesintisiz olarak sürdürebilmesi amacıyla ve diğer nedenlerle kişisel verileriniz işlenmektedir.

Kişisel verilerin toplanma yöntemi: Kişisel verileriniz, otomatik ya da otomatik olmayan yollarla, yazılı, sözlü ya da elektronik ortamda toplanabilmektedir.

Yukarıda belirtilen amaçlarla, kişisel verilerin aktarılabileceği kişi/kuruluşlar: Kişisel Verileriniz; Kurumumuzun iştirakleri ve bunların alt kuruluşlarına; çalışanları, şirket görevlileri, hukuk, mali ve vergi danışmanları, denetçileri ve mevzuat hükümlerinin izin verdiği kişi, kurum ve kuruluşlar ile açık rızanızın bulunduğu diğer üçüncü kişilere; aktarılabilecektir.

Kanun’un 11. Maddesi Çerçevesinde Haklarınız; Kurumumuza başvurarak; kişisel verilerinizin a) işlenip işlenmediğini öğrenme, b) kişisel verileriniz işlenmişse buna ilişkin bilgi talep etme, c) kişisel verilerinizin işlenme amacını ve amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını öğrenme, ç) kişisel verilerinizin yurt içinde veya yurt dışında aktarıldığı üçüncü kişileri bilme, d) kişisel verilerinizin eksik veya yanlış işlenmiş ise düzeltilmesini isteme, e) Kanun’un 7. maddesinde öngörülen şartlar çerçevesinde kişisel verilerinizin silinmesini veya yok edilmesini isteme, f) kişisel verilerinizin aktarıldığı üçüncü kişilere yukarıda sayılan (d) ve (e) bentleri uyarınca yapılan işlemlerin bildirilmesini isteme, g) kişisel verilerinizin münhasıran otomatik sistemler ile analiz edilmesi nedeniyle aleyhinize bir sonucun ortaya çıkmasına itiraz etme ve ğ) kişisel verilerinizin kanuna aykırı olarak işlenmesi sebebiyle zarara uğramanız hâlinde zararın giderilmesini talep etme hakkına sahipsiniz.

Haklarınızın, düzenlemenin yürürlük tarihi olan 07.10.2016 tarihinden itibaren kullanılması mümkün olup, taleplerinizin yerine getirilmesini teminen Kurumumuzca yapılacak masrafları, KVKK’nın “Veri sorumlusuna başvuru” başlıklı 13. maddesinde belirtilen tarifeye göre tarafınızdan talep etme hakkımız saklıdır.