• Anasayfa
  • Hakkında
  • Anne Baba Okulu
  • Öğretmem Akademisi
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
  • SOSYAL MEDYA

  • Anasayfa
  • Hakkında
  • Anne Baba Okulu
  • Öğretmem Akademisi
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
Sınav kaygısı nasıl yenilir?  
13 Ağustos 2019

Haftaya ‘Liselere Geçiş Sınavı‘ yapılacak. Birçok öğrenci ve veli bu sınav için kaygılı. Acaba sınav kaygısı neden oluşuyor ve bu kaygı nasıl yenilir?

Kaygının birçok sebebi var ama bunların iki tanesi sınav için çok önemli.

Birincisi, ‘hazır olmama’ durumu.

Kaygı, korkunun korkusudur. Aslında ortada o an direkt bir tehlike yoktur ama beyin o korku varmış gibi düşünür ve şimdiden korku duygusunu hissetmeye başlar.

Peki, neden şimdiden korkuyu hissetmeye başlar?

Çünkü o korkuyu yaratan olayla karşılaştığında, o olayla baş edebilmek için hazır olmak ister.

Örneğin; araba kullanmayı çok iyi bilmiyorsanız ve trafiğe çıkmaya hazır değilseniz trafiğe çıktığınızda doğal olarak kaygılanırsınız.

Bir öğrenci sınava hazır değilse, kaygılı olacaktır.

Şu anda bu kaygıyı yenmek biraz zor. Çünkü hazırlanmak için sınava çok az süre kaldı. Ama ilerisi için hazırlanmak çok önemli.

(Bu arada bazı öğrenciler düşük bilişsel kapasitesinden dolayı sınava hazırlanmakta zorlanmış olabilir. Keşke eğitim sistemimiz, bilişsel becerisi düşük olan çocukları zorla sınava hazırlamaktansa onları güçlü olduğu alanlarda -spor, sanat, müzik gibi- hazırlasa.)

 

UTANÇ

Öğrencilerde kaygıyı oluşturan ikinci etken de ‘utanç’ duygusudur.

Öğrenci şöyle düşünür: “Ben bu sınavda başarısız olursam insanlar beni yargılayacak ve kendimden utanacağım.”

Bu öğrencilerin kafalarından şu tür düşünceler geçer:

“Başaramazsam insanların gözünden düşeceğim.”

“Başaramazsam insanlar benim zekâmdan / yeteneğimden şüphe edecek.”

“Başaramazsam bir hiç olacağım.”

“Başaramazsam ailemin yüzüne bakamam.”

“Başaramazsam ailemi hayal kırıklığına uğratırım.”

“Başaramazsam ailem ve insanlar beni sevmeyecek.”

“Başaramazsam hayatta iyi bir konuma gelemem.”

Bu tür düşüncelere sahip olan çocuklar başarısızlık yaşadıklarında utanç yaşayacakları için kaygılanmaya başlar.

Peki bu düşünceler neden bazı çocuklarda oluşuyor da bazılarında oluşmuyor?

 

UTANCIN SEBEBİ

Küçükken koşulsuz sevgi görenler, olduğu gibi kabul edilenler, başarısızlığı öğrenme fırsatı olarak kodlayanlar, ödevleri not için değil öğrenmek için yapanlar, bu tür düşüncelere çok sahip olmuyor. Kendisi olarak kabul gördükleri için kendilerinden utanmıyor. Dolayısıyla sınav kaygısını da çok yaşamıyor.

Sizce bizim öğrencilerdeki kaygının sebebi daha çok ‘hazır olmama’ mıdır yoksa ‘utanç’ duygusu mudur?

 

ARAŞTIRMALAR

‘2015 PISA Öğrenci Refahı Raporu’ için çocuklara şöyle bir soru soruluyor:

Sınava hazır hissetsen bile endişelenir misin?

Bizim çocukların % 59’u evet diyor. Bu ne demek?

Bizim çocukların en az % 59’u utanç duygusu ile yaşıyor. Çocukların çoğunu endişelendiren aslında sınav değil, sınavın olumsuz olma durumunda başına gelecekler veya hissedecekleri utanç duygusu.

Dahası öğrencilerin % 70’i test zor olacak ve % 74’ü kötü not alacağım diye korkuyor.

Öğrencilerin % 69’u da okulda kendisine verilen bir işi nasıl çözeceğini bilmiyorsa endişeleniyor. Çünkü çözemezse rezil olacağını düşünüyor.

Kısacası, bizim okullarda çocukların çoğu utanç duygusu ile yaşıyor. Utanç duygusu, ölüme en yakın olan duygudur. Utanç duygusunu yaşayan kişi, neredeyse ‘yok olmak’ ister ve enerjisi düşer. Ondan dolayı ölüme en yakın duygu olarak adlandırılır.

 

KAYGILI ÇOCUK UYKU SORUNU YAŞAR

Kaygılı çocukların kaygısını şimdiden yenmek gerekir. Çünkü çocuk kaygılı olmaya devam ederse, aynı zamanda uyku sorunu da yaşar.

Nasıl mı?

Geçmiş zamanları düşünün. İnsanlar, kabile halinde yaşarken, aslan gibi tehlikeli hayvanlardan korkuyorlardı. Aslan tarafından yenilme korkusu olan bir kişi, derin uykuya dalarsa tamamen korumasız kalır. Onun için derin uykuya dalmaması gerekir.

Beyin, beden derin uykuya dalmak üzereyken, bedeni uyandırır. Bedeni korumasız bırakmak istemez. Onun için kaygılı insanlar sık sık uyanır, derin duyguya dalamaz. Kısacası, çocuğun sınav kaygısı varsa bu korkuyu şimdiden yenmek gerekir ki çocuk sınava kadar rahat uyuyabilsin. Uykusunu almış olursa sınava daha dinç ve dingin girecektir. Bu da başarısını artıracaktır.

 

NE YAPILMALI?

– Kaygının sebebi hazır olmama ise bunun için iyi bir hazırlık gerekiyor. Planlı ve programlı çalışma gibi. Bu sınav için geç ama diğer sınavlar için yapılabilir.

Bir öğrenci birçok sebepten dolayı sınava hazır hissetmeyebilir. Bunun nedenini bulmak çok önemli.

Sebep utanç ise ailenin çocuğu olduğu gibi kabul etmesi gerekiyor. Aile, çocuğuna daha önce sınav baskısı yaptıysa ve “Sınav kazanmazsan değerin düşer” mesajı verdiyse şu anda çocuğa kendisini iyi hissettirmek için bunun tersini söylemek çok işe yaramaz. Çünkü çocuk bu mesaja inanmakta zorlanır.

Ama aile kendi hatasını kabul edip, çocuğundan özür dilerse ve yeni bir ilişkinin temellerini atarsa o zaman bu konuşma inandırıcı olur ve çocuk rahatlar.

Yıllarca çocuğa verilmiş olumsuz mesajların etkisi birden kaybolmaz ama en azından bu konuşma bir başlangıç olur.

Çocuğuna başarı baskısı yapmış bir baba, “Çok haklısınız. Çocuğumu karşıma alıp benim de koyvermem lazım” dedi. Yani, baba başarı için o kadar kasmış ki kendisi de bu baskıyı bırakmak istiyor.

Kısacası, aile çocuğuna samimi olarak, “Sen, senin sınavından daha çok değerlisin” mesajı verirse çocuğun sınav kaygısı bitmese de azalacaktır.

 

26 Mayıs 2018

başarıkaygılisesınavutanç
Share

Köşe Yazıları

Özgür Bolat Editör

İLGİLİ YAZILAR

Sınavda aklınıza ilk gelen yanıt doğru mudur?
13 Ağustos 2019
Karne notları ne anlama gelir?
13 Ağustos 2019
Neden çocuklara başarısız olma hakkı verilmeli?
13 Ağustos 2019

Yorum Yaz


Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Site İçi Arama

  • Son Yazılar

    • Dr. Özgür Bolat ile Anne Baba Okulu
    • Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
    • Pınar Gültekin
    • Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
    • Okullar çocukları neden iş dünyasına hazırlayamıyor?
  • Haber Bülteni

  • SOSYAL MEDYA

  • TAKVİM

    Temmuz 2022
    P S Ç P C C P
     123
    45678910
    11121314151617
    18192021222324
    25262728293031
    « Mar    


  • SOSYAL MEDYA

  • Köşe Yazıları

    • Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
      13 Ocak 2021
    • Pınar Gültekin
      22 Temmuz 2020
    • Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
      13 Ağustos 2019

  • Haber Bülteni


  • Anasayfa
  • Hakkında
  • Anne Baba Okulu
  • Öğretmem Akademisi
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
www.veotesi.com © 2016

‘Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerez konumlandırmaktayız, kullanmaya devam ettiğinizde çerezler ile toplanan kişisel verileriniz Veri Politikamız-Bilgilendirmelerimiz'de belirtilen amaçlar ve yöntemlerle mevzuatına uygun olarak kullanılacaktır.

Dr. Özgür Bolat
KİŞİSEL VERİ KANUNU KAPSAMINDA BİLGİLENDİRME METNİ

Özgür Bolat Özel Eğitim ve LTD. ŞTİ. Şirketi olarak, siz değerli müşterilerimiz ve çözüm ortaklarımızın güvenliğini göz önünde bulundurarak, başta özel hayatın gizliliği olmak üzere, temel hak ve özgürlüklerin korunması amacıyla, kişisel verilerle ilgili düzenlenen "Kişisel Verilerin Korunması Kanunu" hususunda sizi bilgilendirmek istiyoruz.

Amacımız; sizlerin memnuniyeti doğrultusunda, kişisel verilerinizin alınma şekilleri, işlenme amaçları, hukuki nedenleri ve haklarınız konularında sizi en şeffaf şekilde bilgilendirmektir.

Kurumumuza iletmiş olduğunuz veya Kurumumuzun usül ve işlemleri çerçevesinde edinmiş olduğu her türlü kişisel veri ile biyometrik veri, sağlık verisi dahil her türlü özel nitelikli veriniz bakımından (“Veri”), 7 Nisan 2016 tarihinde yürürlüğe giren 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) gereğince, Kurumumuz Özgür Bolat Özel Eğitim ve LTD. ŞTİ. ŞİRKETİ Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel bilgileri kanunda açıklandığı çerçevede; elde edebilecek, kaydedebilecek, depolayabilecek, muhafaza edebilecek, hizmetlerini devam ettirebilmek amacıyla güncelleyebilecek, değiştirebilecek, yeniden düzenleyebilecek, mevzuatın izin verdiği durumlarda ve ölçüde üçüncü kişilere açıklayabilecek, devredebilecek, aktarabilecek, paylaşabilecek, sınıflandırabilecek, anonim hale getirebilecek ve kanunda sayılan diğer şekillerde işleyebilecektir.

Kişisel verilerinizin işlenme amaçları ve hukuki sebepleri; Mevzuat kapsamında faaliyet alanımız kapsamında işlemlerin yerine getirilmesi, yürütülmesi ve geliştirilebilmesi, bu hizmetlere ve ürünlere yönelik tanıtım, pazarlama ve kampanya faaliyetlerinin yapılması, akdettiğiniz ve/veya akdettiğimiz sözleşmelerin gereğinin yerine getirilmesi; istihbarat, bilgi araştırmaları ve kredibilite değerlemelerinin yapılması, planlama, istatistik, müşteri memnuniyeti çalışmaları, güvenliğin sağlanması, otoritelerce öngörülen bilgi saklama, raporlama, bilgilendirme yükümlülüklerine uyulması, tarafınıza daha iyi ve güvenilir hizmet verilebilmesi, tarafınıza uygun hizmetler ve ürünler geliştirilmesi ve bunun kesintisiz olarak sürdürebilmesi amacıyla ve diğer nedenlerle kişisel verileriniz işlenmektedir.

Kişisel verilerin toplanma yöntemi: Kişisel verileriniz, otomatik ya da otomatik olmayan yollarla, yazılı, sözlü ya da elektronik ortamda toplanabilmektedir.

Yukarıda belirtilen amaçlarla, kişisel verilerin aktarılabileceği kişi/kuruluşlar: Kişisel Verileriniz; Kurumumuzun iştirakleri ve bunların alt kuruluşlarına; çalışanları, şirket görevlileri, hukuk, mali ve vergi danışmanları, denetçileri ve mevzuat hükümlerinin izin verdiği kişi, kurum ve kuruluşlar ile açık rızanızın bulunduğu diğer üçüncü kişilere; aktarılabilecektir.

Kanun’un 11. Maddesi Çerçevesinde Haklarınız; Kurumumuza başvurarak; kişisel verilerinizin a) işlenip işlenmediğini öğrenme, b) kişisel verileriniz işlenmişse buna ilişkin bilgi talep etme, c) kişisel verilerinizin işlenme amacını ve amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını öğrenme, ç) kişisel verilerinizin yurt içinde veya yurt dışında aktarıldığı üçüncü kişileri bilme, d) kişisel verilerinizin eksik veya yanlış işlenmiş ise düzeltilmesini isteme, e) Kanun’un 7. maddesinde öngörülen şartlar çerçevesinde kişisel verilerinizin silinmesini veya yok edilmesini isteme, f) kişisel verilerinizin aktarıldığı üçüncü kişilere yukarıda sayılan (d) ve (e) bentleri uyarınca yapılan işlemlerin bildirilmesini isteme, g) kişisel verilerinizin münhasıran otomatik sistemler ile analiz edilmesi nedeniyle aleyhinize bir sonucun ortaya çıkmasına itiraz etme ve ğ) kişisel verilerinizin kanuna aykırı olarak işlenmesi sebebiyle zarara uğramanız hâlinde zararın giderilmesini talep etme hakkına sahipsiniz.

Haklarınızın, düzenlemenin yürürlük tarihi olan 07.10.2016 tarihinden itibaren kullanılması mümkün olup, taleplerinizin yerine getirilmesini teminen Kurumumuzca yapılacak masrafları, KVKK’nın “Veri sorumlusuna başvuru” başlıklı 13. maddesinde belirtilen tarifeye göre tarafınızdan talep etme hakkımız saklıdır.