• Anasayfa
  • Hakkında
  • Anne Baba Okulu
  • Öğretmem Akademisi
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
  • SOSYAL MEDYA

  • Anasayfa
  • Hakkında
  • Anne Baba Okulu
  • Öğretmem Akademisi
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
Kimler lider, kimler despot olur?
25 Temmuz 2019

Bahçede çocukların oyunlarını gözlemliyorum.

Bir grupta Mehmet oyun kurucu, diğer grupta da İsmail. İkisi de çok aktif ve arkadaşlarını yönlendiriyor. İkisi de güç kullanıyor.

Acaba hangisi lider, hangisi despot olacak? Bunu nasıl anlayacağız?

 

ARAŞTIRMA

Yıl 1976.

Harvard Üniversitesi’nden Prof. David McClelland 50 ayrı şirkette, yöneticilerin güç motivasyonlarını ölçüyor (Bu araştırmanın başka boyutlarını iki hafta önce yazmıştım. (http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/25948935.asp )).

(Güç motivasyonu yüksek olan kişiler diğer insanları “etkilemek” ister.)

McClelland, aynı zamanda bu yöneticilerin yönettiği birimlerde, çalışan memnuniyetini ölçüyor. Daha sonra bunlar arasındaki ilişkiye bakıyor.

Güç motivasyonu ile çalışan memnuniyeti arasında bir ilişki çıkıyor ama karmaşık.

Yani, bazen güç motivasyonu yüksek olan yönetici memnuniyet yaratıyor. Bazen yaratmıyor. Neden acaba?

 

İKİ FARKLI GÜÇ

Prof. McClelland bunun sebebini araştırırken, iki farklı güç motivasyonu buluyor: “kişisel” güç ve “toplumsal” güç.

Bu iki farklı güç motivasyonu arasında büyük farklar çıkıyor ve ikisinin memnuniyet üzerine etkisi farklı.

 

KİŞİSEL GÜÇ

Kişisel güç isteyen kişi, bu gücü diğer kişilere bağımlı olmamak için ister. Neden?

Çünkü onları düşman ve güvenilmez kişiler olarak görür. Küçük bir gruba güvenir. Onları kendine yakın tutar. Diğer insanları çok yaklaştırmaz.

Bu küçük grup onların “adamları” olur. Diğerleri grup dışı kalır. Grup içi ve dışı kişilere farklı davranır.

İç gruptaki kişiler yanlış yapsa da onları savunur. “Değerler değil, kişiler savunulur.”

Bu da kurumda eşitsizlik ve adaletsizlik duygusu oluşturur. Onun için bu tür yöneticilerin şirketlerinde memnuniyet azdır.

 

TOPLUMSAL GÜÇ

Ama toplumsal güç isteyen kişiler bu gücü, “etki” yaratmak için ister.

Bir vizyonları vardır ve o gücü vizyonunu hayata geçirmek kullanır.

Amaç vizyonu hayata geçirmek olunca, bu kişiler kişi seçmez. Herkese dokunmak ister.

(Örneğin, eğitim vizyonu olan bir kişi, bu bilinci bir grupta değil herkeste oluşturmak ister, değil mi?)

Onun için de şirketlerinde bir gruplaşma oluşmaz. Bundan dolayı da adalet ve eşitlik duygusu zedelenmez. “Kişiler değil, değerler savunulur”.

Onun için bu tür yöneticilerin şirketlerinde memnuniyet fazladır.

Prof. McClelland tam olarak bunu bulmuştur. Kişisel güç isteyen yöneticiler despot davranıp memnuniyeti azaltmış, toplumsal güç isteyen yöneticiler liderlik yapıp, memnuniyeti arttırmıştır.

 

AİLENİN ETKİSİ

Peki, güç motivasyonu kişisel ya da toplumsal olarak nasıl şekillenir?

Bunun temelleri de ailede atılır. Mehmet, muhtemelen lider, İsmail de despot olacak (Tabii ki başka koşullar da bunu etkileyecektir.). Çünkü ailesinin tutumları ve söylemleri farklı.

Mehmet üç yaşındayken, annesi ona emziği bıraktırmak için şöyle bir yöntem uyguluyor;

“Mehmet’ciğim! Hani sokakta gördüğün çocuklar var ya. Onlar da emzik istiyor ama alamıyor. Hadi onlara yardımcı olalım. Sen emziğini o duvarın üstüne bırak, o çocukların bir tanesi alıp kullansın.”

Mehmet ve annesi emziği duvarın üstüne bırakıyor. Mehmet o kadar heyecanlı ki arada sırada gidip emzik alınmış mı alınmamış mı kontrol ediyor.

Annesi emziği Mehmet görmeden alıyor. Bir süre sonra Mehmet emziğin alındığını görünce, bir coşkuyla annesine koşuyor: “Anne! Anne! İhtiyacı olan bir çocuk emziği almış.” Mehmet diğer insanları önemsemeyi öğreniyor.

 

DİĞERLERİNİ DÜŞMAN GÖREN ÇOCUK

İsmail, bir gün emziğini kaybediyor ve annesi kızıyor: “Bir emziğine sahip çıkamıyorsun.” İsmail gidiyor, emziğini arıyor ama bulamıyor. Annesi de “Git kim aldıysa, onu bul emziğini al.” diyor. İsmail de diğer insanları düşman olarak görmeyi öğreniyor.

Mehmet diğer insanlara katkıda bulunan; İsmail diğer insanları düşman olarak gören bir çocuk olarak yetişiyor.

(Bu iki hikayeyi iki ayrı dostum anlattı. Onlara teşekkür ediyorum.)

 

TOPLUMSAL GÜÇ ÖNEMLİDİR

Sonuç olarak, güç önemlidir. Kişisel güç isteyen insan bunu kendisi için kullanır ve despot olur. Toplumsal güç isteyen insan bunu vizyonu için kullanır ve lider olur. Bunun temelleri de ailede atılır.

Siz de çocuklarınıza diğer insanları önemsemeyi öğreterek, onları lider olarak yetiştirebilirsiniz. Hatta yetiştirmelisiniz.

 

20 Mart 2014

despotgüçkişisellidermotivayontoplum
Share

Köşe Yazıları

Özgür Bolat Editör

İLGİLİ YAZILAR

Yeni dünya düzeni insanı nasıl etkiledi?
7 Ağustos 2019
Bir yönetici ne zaman etkili olur?
6 Ağustos 2019
Sevgi eksikliği nelere yol açar?
5 Ağustos 2019

Yorum Yaz


Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Site İçi Arama

  • Son Yazılar

    • Dr. Özgür Bolat ile Anne Baba Okulu
    • Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
    • Pınar Gültekin
    • Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
    • Okullar çocukları neden iş dünyasına hazırlayamıyor?
  • Haber Bülteni

  • SOSYAL MEDYA

  • TAKVİM

    Temmuz 2022
    P S Ç P C C P
     123
    45678910
    11121314151617
    18192021222324
    25262728293031
    « Mar    


  • SOSYAL MEDYA

  • Köşe Yazıları

    • Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
      13 Ocak 2021
    • Pınar Gültekin
      22 Temmuz 2020
    • Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
      13 Ağustos 2019

  • Haber Bülteni


  • Anasayfa
  • Hakkında
  • Anne Baba Okulu
  • Öğretmem Akademisi
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
www.veotesi.com © 2016

‘Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerez konumlandırmaktayız, kullanmaya devam ettiğinizde çerezler ile toplanan kişisel verileriniz Veri Politikamız-Bilgilendirmelerimiz'de belirtilen amaçlar ve yöntemlerle mevzuatına uygun olarak kullanılacaktır.

Dr. Özgür Bolat
KİŞİSEL VERİ KANUNU KAPSAMINDA BİLGİLENDİRME METNİ

Özgür Bolat Özel Eğitim ve LTD. ŞTİ. Şirketi olarak, siz değerli müşterilerimiz ve çözüm ortaklarımızın güvenliğini göz önünde bulundurarak, başta özel hayatın gizliliği olmak üzere, temel hak ve özgürlüklerin korunması amacıyla, kişisel verilerle ilgili düzenlenen "Kişisel Verilerin Korunması Kanunu" hususunda sizi bilgilendirmek istiyoruz.

Amacımız; sizlerin memnuniyeti doğrultusunda, kişisel verilerinizin alınma şekilleri, işlenme amaçları, hukuki nedenleri ve haklarınız konularında sizi en şeffaf şekilde bilgilendirmektir.

Kurumumuza iletmiş olduğunuz veya Kurumumuzun usül ve işlemleri çerçevesinde edinmiş olduğu her türlü kişisel veri ile biyometrik veri, sağlık verisi dahil her türlü özel nitelikli veriniz bakımından (“Veri”), 7 Nisan 2016 tarihinde yürürlüğe giren 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) gereğince, Kurumumuz Özgür Bolat Özel Eğitim ve LTD. ŞTİ. ŞİRKETİ Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel bilgileri kanunda açıklandığı çerçevede; elde edebilecek, kaydedebilecek, depolayabilecek, muhafaza edebilecek, hizmetlerini devam ettirebilmek amacıyla güncelleyebilecek, değiştirebilecek, yeniden düzenleyebilecek, mevzuatın izin verdiği durumlarda ve ölçüde üçüncü kişilere açıklayabilecek, devredebilecek, aktarabilecek, paylaşabilecek, sınıflandırabilecek, anonim hale getirebilecek ve kanunda sayılan diğer şekillerde işleyebilecektir.

Kişisel verilerinizin işlenme amaçları ve hukuki sebepleri; Mevzuat kapsamında faaliyet alanımız kapsamında işlemlerin yerine getirilmesi, yürütülmesi ve geliştirilebilmesi, bu hizmetlere ve ürünlere yönelik tanıtım, pazarlama ve kampanya faaliyetlerinin yapılması, akdettiğiniz ve/veya akdettiğimiz sözleşmelerin gereğinin yerine getirilmesi; istihbarat, bilgi araştırmaları ve kredibilite değerlemelerinin yapılması, planlama, istatistik, müşteri memnuniyeti çalışmaları, güvenliğin sağlanması, otoritelerce öngörülen bilgi saklama, raporlama, bilgilendirme yükümlülüklerine uyulması, tarafınıza daha iyi ve güvenilir hizmet verilebilmesi, tarafınıza uygun hizmetler ve ürünler geliştirilmesi ve bunun kesintisiz olarak sürdürebilmesi amacıyla ve diğer nedenlerle kişisel verileriniz işlenmektedir.

Kişisel verilerin toplanma yöntemi: Kişisel verileriniz, otomatik ya da otomatik olmayan yollarla, yazılı, sözlü ya da elektronik ortamda toplanabilmektedir.

Yukarıda belirtilen amaçlarla, kişisel verilerin aktarılabileceği kişi/kuruluşlar: Kişisel Verileriniz; Kurumumuzun iştirakleri ve bunların alt kuruluşlarına; çalışanları, şirket görevlileri, hukuk, mali ve vergi danışmanları, denetçileri ve mevzuat hükümlerinin izin verdiği kişi, kurum ve kuruluşlar ile açık rızanızın bulunduğu diğer üçüncü kişilere; aktarılabilecektir.

Kanun’un 11. Maddesi Çerçevesinde Haklarınız; Kurumumuza başvurarak; kişisel verilerinizin a) işlenip işlenmediğini öğrenme, b) kişisel verileriniz işlenmişse buna ilişkin bilgi talep etme, c) kişisel verilerinizin işlenme amacını ve amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını öğrenme, ç) kişisel verilerinizin yurt içinde veya yurt dışında aktarıldığı üçüncü kişileri bilme, d) kişisel verilerinizin eksik veya yanlış işlenmiş ise düzeltilmesini isteme, e) Kanun’un 7. maddesinde öngörülen şartlar çerçevesinde kişisel verilerinizin silinmesini veya yok edilmesini isteme, f) kişisel verilerinizin aktarıldığı üçüncü kişilere yukarıda sayılan (d) ve (e) bentleri uyarınca yapılan işlemlerin bildirilmesini isteme, g) kişisel verilerinizin münhasıran otomatik sistemler ile analiz edilmesi nedeniyle aleyhinize bir sonucun ortaya çıkmasına itiraz etme ve ğ) kişisel verilerinizin kanuna aykırı olarak işlenmesi sebebiyle zarara uğramanız hâlinde zararın giderilmesini talep etme hakkına sahipsiniz.

Haklarınızın, düzenlemenin yürürlük tarihi olan 07.10.2016 tarihinden itibaren kullanılması mümkün olup, taleplerinizin yerine getirilmesini teminen Kurumumuzca yapılacak masrafları, KVKK’nın “Veri sorumlusuna başvuru” başlıklı 13. maddesinde belirtilen tarifeye göre tarafınızdan talep etme hakkımız saklıdır.