• Anasayfa
  • Hakkında
  • Anne Baba Okulu
  • Öğretmem Akademisi
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
  • SOSYAL MEDYA

  • Anasayfa
  • Hakkında
  • Anne Baba Okulu
  • Öğretmem Akademisi
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
ÜSTÜN ZEKALI ÇOCUKLARI DOĞRU EĞİTİYOR MUYUZ?
8 Temmuz 2019

Bekleme salonunda bekleyen öğrenciler tek tek bir odaya alınıyor.

Her birine IQ testi veriliyor. Bu öğrencilerin ortak bir özelliği var: Öğrencilerin her biri çok iyi bir müzisyen.

Bir hafta sonra IQ sonuçları açıklanıyor. Sonuçlar ise şaşırtıcı.

Müzik yeteneği ile IQ arasındaki ilişkinin sadece 0.3 olduğu görülüyor. (0 hiç ilişki yok demek,1 tam ilişki var demek). Aralarında IQ’sü 90 olan çocuklar var.

Nasıl oluyor da IQ’sü 90 olan bir çocuk bu kadar iyi bir müzisyen olabiliyor?

 

IQ VE SPOR

Aynı şekilde IQ ile spor becerisi arasındaki ilişkiye bakılıyor. Buradaki ilişki daha da düşük. Takımında yıldız olan ama IQ’sü 100’ü geçmeyen oyuncular var.

İş yaşamında başarı ile IQ arasındaki ilişkiye bakılıyor, burada da ilişki 0.1 ile 0.3 arasında değişiyor.

Peki o zaman, IQ’nün müzik/spor becerisi ve iş yaşamı ile ilişkisi düşük ise, ne ile ilişkisi var?

 

IQ VE OKUL

IQ’nün okul başarısı ile ilişkisi ise yüksek. Bazı araştırmalarda bu ilişki 0.7’e bile çıkıyor. Peki neden?

Çünkü IQ testleri çoğunlukla bilişsel beceriyi ölçüyor. Okulda ne ön planda? Bilişsel beceri.

Bu açıdan IQ ile okul başarısı arasında yüksek bir ilişki olması normal. Ama yüksek IQ, hayatta ya da bir spor/sanat alanında çocuğun her zaman başarılı olacağı anlamına gelmiyor.

Çünkü Howard Gardner’in araştırmalarından biliyoruz ki beyinde bilişsel beceriyi yöneten kısım ile müzik/sanat gibi zekaları yöneten bölümler ayrışıyor. (Tabii benzer süreçleri kullandıkları da oluyor.)

 

HER ÇOCUĞUN POTANSİYELİ VARDIR

Ama biz ne yapıyoruz?

Okullarda IQ’sü düşük olan, yani bilişsel becerileri gelişmemiş, çocuklara başarısız, öğrenme zorluğu olan, tembel damgası vuruyoruz.  Örneğin, müzik zekası olan ama bilişsel becerisi düşük olan bir öğrenci virtüöz olabilecekken, okulda aldığı başarısız etiketi ile hayatını sürdürüyor ve başarılı olabileceğine inancı kalmıyor.

Onun için yapılacak ilk iş, çocukları sadece bilişsel becerileriyle değil, bir bütün olarak tüm yeteneklerine göre değerlendirmek ve her çocuğu kendi potansiyelinde en üst düzeye çıkartmaktır.

Peki, bilişsel becerileri yüksek üstün yetenekli çocukları nasıl eğitmeliyiz? İlk önce, şu anda nasıl yanlış eğitiyoruz onu anlatmalıyım size.

 

ÜSTÜN YETENEKLİ EĞİTİMİ NASIL OLMAMALI?

Uzun boylu bir çocuk düşünün. Spor yeteneğinin yüksek olduğunu düşünüp, onun basketbolcu olması gerektiğine inanıyorsunuz.

Uzun boylu olmasının avantajlı olduğunu düşünüp, onu özel bir eğitime alıyorsunuz ve boyunu daha da uzatıyorsunuz. (Öyle bir boy uzatma eğitimi olduğunu varsayalım.) Çocuk 2.20 cm oluyor. Ama bu arada fark ediyorsunuz ki çocuk hiç sahaya çıkmamış ve basketbol pratiği yapmamış. Doğal olarak bu çocuk basketbolcu olamıyor. Yani, basketbolcu olma potansiyeli var ama alanda uzmanlaşmıyor.

 

İşte şu anda üstün zekalı çocuklara tam olarak yapılan bu.

 

ÜSTÜN YETENEKLİ EĞİTİMİ NASIL OLMALI?

Bilişsel becerisi yüksek olan üstün zekalı çocukları alıyoruz, zeka ve hafıza geliştirme oyunları yaptırıyoruz, konsantrasyon çalışmaları yaptırıyoruz, yani bilişsel becerilerini daha da geliştiriyoruz ama onları bir alanda yetiştirmiyoruz.

Çocuk bir alanda uzmanlaşmıyorsa, geliştirilmiş üstün zeka ne işe yarar ki?

Bir alanda uzmanlaşmayan çocukların genel olarak becerilerini geliştirmek çok yarar sağlamaz.

Çünkü hiçbir beceri var olduğu alandan farklı düşünülemez. Örneğin, binlerce satranç pozisyonunu hafızasında tutan bir satranç oyuncusunun, başka bir alanda hafızası çok zayıf olabilir.

 

NE YAPMALIYIZ?

Üstün zekalı çocuklar belirlenmeli ve onları bilişsel beceri gerektiren alanlarda geliştirmeliyiz. Bu alanlar da bilim, yazarlık, felsefe ve matematik gibi alanlar olabilir. Bu çocuklar mentorleri ile çalışıp bir alanda uzmanlaşmalıdır.

Üstün zekalı olmayan çocuklar da spor, sanat veya müzik gibi başka alanlarda uzmanlaşmalı. (Tabii ki üstün zekalı çocuklar bu alanlarda da uzmanlaşabilir.)

İşte o zaman her çocuk gelişebilir ve parlayabilir. Zaten gerçek eğitim de budur.

25 Nisan 2013

çocukdahimüzisyenpotansiyelüstünzekavrtüözzeka
Share

Köşe Yazıları

Özgür Bolat Editör

İLGİLİ YAZILAR

Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
13 Ocak 2021
Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
13 Ağustos 2019
Oyun çocukları nasıl etkiler?
13 Ağustos 2019

Yorum Yaz


Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Site İçi Arama

  • Son Yazılar

    • Dr. Özgür Bolat ile Anne Baba Okulu
    • Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
    • Pınar Gültekin
    • Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
    • Okullar çocukları neden iş dünyasına hazırlayamıyor?
  • Haber Bülteni

  • SOSYAL MEDYA

  • TAKVİM

    Temmuz 2022
    P S Ç P C C P
     123
    45678910
    11121314151617
    18192021222324
    25262728293031
    « Mar    


  • SOSYAL MEDYA

  • Köşe Yazıları

    • Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
      13 Ocak 2021
    • Pınar Gültekin
      22 Temmuz 2020
    • Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
      13 Ağustos 2019

  • Haber Bülteni


  • Anasayfa
  • Hakkında
  • Anne Baba Okulu
  • Öğretmem Akademisi
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
www.veotesi.com © 2016

‘Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerez konumlandırmaktayız, kullanmaya devam ettiğinizde çerezler ile toplanan kişisel verileriniz Veri Politikamız-Bilgilendirmelerimiz'de belirtilen amaçlar ve yöntemlerle mevzuatına uygun olarak kullanılacaktır.

Dr. Özgür Bolat
KİŞİSEL VERİ KANUNU KAPSAMINDA BİLGİLENDİRME METNİ

Özgür Bolat Özel Eğitim ve LTD. ŞTİ. Şirketi olarak, siz değerli müşterilerimiz ve çözüm ortaklarımızın güvenliğini göz önünde bulundurarak, başta özel hayatın gizliliği olmak üzere, temel hak ve özgürlüklerin korunması amacıyla, kişisel verilerle ilgili düzenlenen "Kişisel Verilerin Korunması Kanunu" hususunda sizi bilgilendirmek istiyoruz.

Amacımız; sizlerin memnuniyeti doğrultusunda, kişisel verilerinizin alınma şekilleri, işlenme amaçları, hukuki nedenleri ve haklarınız konularında sizi en şeffaf şekilde bilgilendirmektir.

Kurumumuza iletmiş olduğunuz veya Kurumumuzun usül ve işlemleri çerçevesinde edinmiş olduğu her türlü kişisel veri ile biyometrik veri, sağlık verisi dahil her türlü özel nitelikli veriniz bakımından (“Veri”), 7 Nisan 2016 tarihinde yürürlüğe giren 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) gereğince, Kurumumuz Özgür Bolat Özel Eğitim ve LTD. ŞTİ. ŞİRKETİ Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel bilgileri kanunda açıklandığı çerçevede; elde edebilecek, kaydedebilecek, depolayabilecek, muhafaza edebilecek, hizmetlerini devam ettirebilmek amacıyla güncelleyebilecek, değiştirebilecek, yeniden düzenleyebilecek, mevzuatın izin verdiği durumlarda ve ölçüde üçüncü kişilere açıklayabilecek, devredebilecek, aktarabilecek, paylaşabilecek, sınıflandırabilecek, anonim hale getirebilecek ve kanunda sayılan diğer şekillerde işleyebilecektir.

Kişisel verilerinizin işlenme amaçları ve hukuki sebepleri; Mevzuat kapsamında faaliyet alanımız kapsamında işlemlerin yerine getirilmesi, yürütülmesi ve geliştirilebilmesi, bu hizmetlere ve ürünlere yönelik tanıtım, pazarlama ve kampanya faaliyetlerinin yapılması, akdettiğiniz ve/veya akdettiğimiz sözleşmelerin gereğinin yerine getirilmesi; istihbarat, bilgi araştırmaları ve kredibilite değerlemelerinin yapılması, planlama, istatistik, müşteri memnuniyeti çalışmaları, güvenliğin sağlanması, otoritelerce öngörülen bilgi saklama, raporlama, bilgilendirme yükümlülüklerine uyulması, tarafınıza daha iyi ve güvenilir hizmet verilebilmesi, tarafınıza uygun hizmetler ve ürünler geliştirilmesi ve bunun kesintisiz olarak sürdürebilmesi amacıyla ve diğer nedenlerle kişisel verileriniz işlenmektedir.

Kişisel verilerin toplanma yöntemi: Kişisel verileriniz, otomatik ya da otomatik olmayan yollarla, yazılı, sözlü ya da elektronik ortamda toplanabilmektedir.

Yukarıda belirtilen amaçlarla, kişisel verilerin aktarılabileceği kişi/kuruluşlar: Kişisel Verileriniz; Kurumumuzun iştirakleri ve bunların alt kuruluşlarına; çalışanları, şirket görevlileri, hukuk, mali ve vergi danışmanları, denetçileri ve mevzuat hükümlerinin izin verdiği kişi, kurum ve kuruluşlar ile açık rızanızın bulunduğu diğer üçüncü kişilere; aktarılabilecektir.

Kanun’un 11. Maddesi Çerçevesinde Haklarınız; Kurumumuza başvurarak; kişisel verilerinizin a) işlenip işlenmediğini öğrenme, b) kişisel verileriniz işlenmişse buna ilişkin bilgi talep etme, c) kişisel verilerinizin işlenme amacını ve amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını öğrenme, ç) kişisel verilerinizin yurt içinde veya yurt dışında aktarıldığı üçüncü kişileri bilme, d) kişisel verilerinizin eksik veya yanlış işlenmiş ise düzeltilmesini isteme, e) Kanun’un 7. maddesinde öngörülen şartlar çerçevesinde kişisel verilerinizin silinmesini veya yok edilmesini isteme, f) kişisel verilerinizin aktarıldığı üçüncü kişilere yukarıda sayılan (d) ve (e) bentleri uyarınca yapılan işlemlerin bildirilmesini isteme, g) kişisel verilerinizin münhasıran otomatik sistemler ile analiz edilmesi nedeniyle aleyhinize bir sonucun ortaya çıkmasına itiraz etme ve ğ) kişisel verilerinizin kanuna aykırı olarak işlenmesi sebebiyle zarara uğramanız hâlinde zararın giderilmesini talep etme hakkına sahipsiniz.

Haklarınızın, düzenlemenin yürürlük tarihi olan 07.10.2016 tarihinden itibaren kullanılması mümkün olup, taleplerinizin yerine getirilmesini teminen Kurumumuzca yapılacak masrafları, KVKK’nın “Veri sorumlusuna başvuru” başlıklı 13. maddesinde belirtilen tarifeye göre tarafınızdan talep etme hakkımız saklıdır.