• Anasayfa
  • Hakkında
  • Köşe Yazıları
  • Anne Baba Okulu
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
  • SOSYAL MEDYA

  • Anasayfa
  • Hakkında
  • Köşe Yazıları
  • Anne Baba Okulu
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
Neden çocuklara başarısız olma hakkı verilmeli?
13 Ağustos 2019

İnanılmaz derecede sınav kaygısı yaşayan bir öğrenci ile konuştum.

Kendisine “Sınavı kazanamazsan ne olur?” diye sorduğumda, “İnsanlar arkamdan konuşur” dedi.

“Sınava girmezsen ne olur?” diye sordum. “Öyle bir seçeneğim yok ki!” dedi.

Acaba çocuklara vazgeçme veya bırakma seçeneği vermemek, onların başarısını olumsuz etkiler mi?

Bu öğrenciye “Sınava girmeme hakkın / özgürlüğün / seçeneğin var” denseydi, ne olurdu?

 

ARAŞTIRMA

Çoğu zaman zannedilir ki, başka seçeneği olmayan veya tek çaresi başarılı olmak olan insanlar daha başarılı olur. Acaba bu gerçekten böyle mi?

Wharton İşletme Fakültesi’nden araştırmacı Rom Schrift ve meslektaşı bir deney tasarlıyor. Denekler iki gruba ayrılıyor (bir grup daha var ama şu anda o önemli değil). Her grup kendilerine verilen karışık harfler arasında anlamlı kelimeler bulacak.

Birinci gruptaki deneklere araştırmadan ayrılma hakkı veriliyor, ikinci gruba verilmiyor. Yani, birinci grubun terk etme/bırakma özgürlüğü var.

İkinci grubun bulmacayı bitirmekten başka şansı yok.

Acaba hangi grup bulmacayla daha çok uğraşacak?

Sonuçlar şaşırtıcı çıkıyor.

Ayrılma hakkı olan denekler, bulmacayla daha çok uğraşıyor ve daha çok kelime buluyor. Acaba neden?

 

SORUMLULUK BİLİNCİ

Bunun birçok sebebi var.

Seçimlerimiz, tercihlerimiz, yaptığımız işler ve işlerin sonuçları bizim kişiliğimizi yansıtır.

Yani, bir kişi bir işi yapınca o işe imzasını atmış olur, ama insanlar bir iş için zorlandığı veya onlara seçme özgürlüğü verilmediği zaman insanlar kendini o işten uzaklaştırır çünkü artık o iş büyük oranda, onun imzasını değil, zorlayan kişinin imzasını taşımaya başlayacaktır.

İnsanlar da kendi imzasını taşımayan işlere çok emek vermez.

 

KİMLİK REDDİ

Dahası bir kişi zorlandığı veya seçme özgürlüğü verilmediği zaman, kimliği reddedilmiş olur. Çoğu kişi de kimliğini kabul ettirmek için istenilen işin tam tersini yapabilir veya istenilen işi tam istendiği gibi yapmayabilir.

Yani, “Benim de tercihlerim var” mesajı verir.

Zaten bunu birçok çocukta ve gençte ‘pasif şiddet’ olarak gözlemleyebilirsiniz.

 

SORUMLULUK

İnsanlara seçme özgürlüğü verildiği an, şöyle bir mesaj da verilir: Sen bunu kendin seçtiğine göre artık bu benim değil senin sorumluluğunda. İnsanlar sorumlu hissettikleri işlere daha çok emek verir.

Bunu hiyerarşinin olduğu kurumlarda rahatlıkla gözlemleyebilirsiniz. Çoğu insan işini yarım yamalak yapar, çünkü talimatla veya emirle yaptıkları işin sorumluluğunu almazlar.

Kısacası zorlanan veya seçme özgürlüğü verilmeyen insanlar, kimliklerini arka plana atar, bu durumda o işten çok sorumluluk almaz ve dolayısıyla çok emek vermezler.

Başka bir deyişle insanlara bir işi verince, bu işle beraber o işi bırakma özgürlüğü de verilirse insanlar o işe daha çok emek verir.

SINAV GERÇEĞİ

Türkiye’de bir sınav gerçeği var. Birçok veli ve öğrenci bu sınavı olmazsa olmaz olarak görüyor. Çocuklar sınava girmemeyi hayal bile edemiyor. Ama düşünseniz ya bir ailenin çocuğuna bu özgürlüğü verdiğini…

Çocuk ne kadar rahatlar. Sonra kendisine verilen sınava girmeme hakkını etraflıca değerlendirir. Sınava girme kararı alırsa artık tüm sorumluluk onundur. Artık sınav kendi kimliğini yansıtır. Bu durumda da başka engelleyici yoksa sınava isteyerek emek verir.

Onun için çocuklara güvenli sınırlar içinde her zaman seçme özgürlüğü vermeliyiz. Buna bırakma özgürlüğü de dahil.

Ancak o zaman çocuk ‘kendisi olarak’ bir yaşam sürebilir. Mutluluk da bundan başka bir şey değildir zaten!

 

ÇOCUKLAR NEDEN OYUNLARA BAĞIMLIDIR?

Seçme özgürlüğü, yani özerklik en temel psikolojik ihtiyaçlardan bir tanesi. Bu yüzden seçme özgürlüğünü yaşayamayan insan coşkusuz bir hayat sürebilir. Peki seçme özgürlüğü bu kadar temel bir ihtiyaçsa insanlar neden özerkliklerinden vazgeçebiliyor? İnsanın daha da temel bir ihtiyacı var. O da ‘güvende olmak’. Bir ailede veya okulda çok fazla baskı veya şekillendirme varsa, çocuk da buna karşı çıkınca daha sert bir tepki alıyorsa çocuk ‘güvende’ hissetmez. Bu durumda bir seçim yapmak zorunda kalır. Ya güvenlikten vazgeçecektir ya da özerklikten. Tabii ki özerklikten vazgeçer. Bundan dolayı bizim toplumda tercihlerinin farkında olmayan ve seçim yapmaktan korkan çok insan vardır. Peki evde veya okulda seçme özgürlüğünü yaşayamayan çocuk ne yapar?

Güvenliğini kaybetmeden seçim yapabileceği yerlere gider. O da çoğu zaman bilgisayar oyunlarıdır. Maalesef bizim okullarda ve evlerde çocukların çok fazla seçme hakkı olmadığı için çocuklar sık sık bilgisayar oyunu oynar. Çünkü çocuklar oyunlarda özgürce seçim yapar. Karakterlerini seçer, seviyesini seçer, oyun alanını seçer. Yaptığı her iş kendi seçimidir. Ne büyük bir mutluluk.

Kısacası özerkliğini yaşayamayan çocuklar, oyunlarda özerklik ihtiyacını karşılar. Gerçek hayatta seçme özgürlüğü olan çocuklar oyunlara yönelme ihtiyacı duymaz. (Tabii ki özerklik oyunlara yönelmesinin tek sebebi değil. Başka sebepler de var.) Bugünden itibaren çocuklara gerçek hayatta özerkliklerini karşılayacak etkinlikleri yapma şansı vererek, onların bilgisayar oyunlarına olan ilgilerini azaltabilirsiniz. Hem de çocuklar daha mutlu bir yaşam sürer.

 

2 Haziran 2018

Görüntüleme: 175
bağımlılıkbaşarıbaşarısızlıkçocukkimlikredseçimsorumluluk
Share

Köşe Yazıları

Özgür Bolat Editör

İLGİLİ YAZILAR

Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
13 Ağustos 2019
Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
13 Ağustos 2019
Oyun çocukları nasıl etkiler?
13 Ağustos 2019

Yorum Yaz


Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Site İçi Arama

  • Son Yazılar

    • Pınar Gültekin
    • Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
    • Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
    • Okullar çocukları neden iş dünyasına hazırlayamıyor?
    • Oyun çocukları nasıl etkiler?
  • Haber Bülteni

  • SOSYAL MEDYA

  • TAKVİM

    Ocak 2021
    P S Ç P C C P
    « Tem    
     123
    45678910
    11121314151617
    18192021222324
    25262728293031


  • SOSYAL MEDYA

  • Köşe Yazıları

    • Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
      13 Ağustos 2019
    • Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
      13 Ağustos 2019
    • Okullar çocukları neden iş dünyasına hazırlayamıyor?
      13 Ağustos 2019

  • Haber Bülteni


  • Anasayfa
  • Hakkında
  • Köşe Yazıları
  • Anne Baba Okulu
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
www.veotesi.com © 2016

‘Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerez konumlandırmaktayız, kullanmaya devam ettiğinizde çerezler ile toplanan kişisel verileriniz Veri Politikamız-Bilgilendirmelerimiz'de belirtilen amaçlar ve yöntemlerle mevzuatına uygun olarak kullanılacaktır.

Dr. Özgür Bolat
KİŞİSEL VERİ KANUNU KAPSAMINDA BİLGİLENDİRME METNİ

Özgür Bolat Özel Eğitim ve LTD. ŞTİ. Şirketi olarak, siz değerli müşterilerimiz ve çözüm ortaklarımızın güvenliğini göz önünde bulundurarak, başta özel hayatın gizliliği olmak üzere, temel hak ve özgürlüklerin korunması amacıyla, kişisel verilerle ilgili düzenlenen "Kişisel Verilerin Korunması Kanunu" hususunda sizi bilgilendirmek istiyoruz.

Amacımız; sizlerin memnuniyeti doğrultusunda, kişisel verilerinizin alınma şekilleri, işlenme amaçları, hukuki nedenleri ve haklarınız konularında sizi en şeffaf şekilde bilgilendirmektir.

Kurumumuza iletmiş olduğunuz veya Kurumumuzun usül ve işlemleri çerçevesinde edinmiş olduğu her türlü kişisel veri ile biyometrik veri, sağlık verisi dahil her türlü özel nitelikli veriniz bakımından (“Veri”), 7 Nisan 2016 tarihinde yürürlüğe giren 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) gereğince, Kurumumuz Özgür Bolat Özel Eğitim ve LTD. ŞTİ. ŞİRKETİ Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel bilgileri kanunda açıklandığı çerçevede; elde edebilecek, kaydedebilecek, depolayabilecek, muhafaza edebilecek, hizmetlerini devam ettirebilmek amacıyla güncelleyebilecek, değiştirebilecek, yeniden düzenleyebilecek, mevzuatın izin verdiği durumlarda ve ölçüde üçüncü kişilere açıklayabilecek, devredebilecek, aktarabilecek, paylaşabilecek, sınıflandırabilecek, anonim hale getirebilecek ve kanunda sayılan diğer şekillerde işleyebilecektir.

Kişisel verilerinizin işlenme amaçları ve hukuki sebepleri; Mevzuat kapsamında faaliyet alanımız kapsamında işlemlerin yerine getirilmesi, yürütülmesi ve geliştirilebilmesi, bu hizmetlere ve ürünlere yönelik tanıtım, pazarlama ve kampanya faaliyetlerinin yapılması, akdettiğiniz ve/veya akdettiğimiz sözleşmelerin gereğinin yerine getirilmesi; istihbarat, bilgi araştırmaları ve kredibilite değerlemelerinin yapılması, planlama, istatistik, müşteri memnuniyeti çalışmaları, güvenliğin sağlanması, otoritelerce öngörülen bilgi saklama, raporlama, bilgilendirme yükümlülüklerine uyulması, tarafınıza daha iyi ve güvenilir hizmet verilebilmesi, tarafınıza uygun hizmetler ve ürünler geliştirilmesi ve bunun kesintisiz olarak sürdürebilmesi amacıyla ve diğer nedenlerle kişisel verileriniz işlenmektedir.

Kişisel verilerin toplanma yöntemi: Kişisel verileriniz, otomatik ya da otomatik olmayan yollarla, yazılı, sözlü ya da elektronik ortamda toplanabilmektedir.

Yukarıda belirtilen amaçlarla, kişisel verilerin aktarılabileceği kişi/kuruluşlar: Kişisel Verileriniz; Kurumumuzun iştirakleri ve bunların alt kuruluşlarına; çalışanları, şirket görevlileri, hukuk, mali ve vergi danışmanları, denetçileri ve mevzuat hükümlerinin izin verdiği kişi, kurum ve kuruluşlar ile açık rızanızın bulunduğu diğer üçüncü kişilere; aktarılabilecektir.

Kanun’un 11. Maddesi Çerçevesinde Haklarınız; Kurumumuza başvurarak; kişisel verilerinizin a) işlenip işlenmediğini öğrenme, b) kişisel verileriniz işlenmişse buna ilişkin bilgi talep etme, c) kişisel verilerinizin işlenme amacını ve amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını öğrenme, ç) kişisel verilerinizin yurt içinde veya yurt dışında aktarıldığı üçüncü kişileri bilme, d) kişisel verilerinizin eksik veya yanlış işlenmiş ise düzeltilmesini isteme, e) Kanun’un 7. maddesinde öngörülen şartlar çerçevesinde kişisel verilerinizin silinmesini veya yok edilmesini isteme, f) kişisel verilerinizin aktarıldığı üçüncü kişilere yukarıda sayılan (d) ve (e) bentleri uyarınca yapılan işlemlerin bildirilmesini isteme, g) kişisel verilerinizin münhasıran otomatik sistemler ile analiz edilmesi nedeniyle aleyhinize bir sonucun ortaya çıkmasına itiraz etme ve ğ) kişisel verilerinizin kanuna aykırı olarak işlenmesi sebebiyle zarara uğramanız hâlinde zararın giderilmesini talep etme hakkına sahipsiniz.

Haklarınızın, düzenlemenin yürürlük tarihi olan 07.10.2016 tarihinden itibaren kullanılması mümkün olup, taleplerinizin yerine getirilmesini teminen Kurumumuzca yapılacak masrafları, KVKK’nın “Veri sorumlusuna başvuru” başlıklı 13. maddesinde belirtilen tarifeye göre tarafınızdan talep etme hakkımız saklıdır.