• Anasayfa
  • Hakkında
  • Anne Baba Okulu
  • Öğretmem Akademisi
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
  • SOSYAL MEDYA

  • Anasayfa
  • Hakkında
  • Anne Baba Okulu
  • Öğretmem Akademisi
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
Kaygısız çocuk nasıl yetiştirilir?
13 Ağustos 2019

Maalesef çoğu ebeveyn “Çocuğumu iyi yetiştirmeliyim ve onu güzel bir geleceğe hazırlamalıyım” düşüncesi ile çocuğunu şekillendirmeye çalışır.

Bu düşünce kaygı yarattığı için, ailenin ebeveynliği de kaygılıdır. Doğal olarak çocuk da kaygılı büyür. Buna ‘eylem ebeveynliği’ diyebiliriz. Bu tür aileler sürekli bir şey yapmaya ve çocuğa bir şey öğretmeye çalışır. Örneğin, sürekli doğru yemek yemeyi öğretir. Şekillendirilmeye çalışılan bir çocuk, bütün hissedemez ve dolayısıyla mutsuz büyür.

 

EĞİTİM GELİŞİMİ DURDURUR

Dahası ‘eylem ebeveynliği’ çocuğun gelişimini de engeller. Çünkü anne ve baba kendisini çocuğun eğiticisi olarak gördüğü zaman, çocuğunu kendi seviyesinin üstüne çıkaramaz. Halil Cibran ne diyor? “Siz çocuklarınıza benzemeye çalışabilirsiniz ama sakın onları kendinize benzetmeye çalışmayın.”

 

EYLEM EBEVEYNLİĞİ

Peki ne yapmalı? ‘Eylem ebeveynliği’nden ‘olmak’ ebeveynliğine geçmek gerekir. Yani çocuğu şekillendirme çabasından vazgeçmek. Örneğin baba 4 yaşındaki çocuğuyla basketbol oynuyor. Anı yaşamak ve çocuğuyla ‘olmaktan’ keyif almak yerine, çocuğuna nasıl topu potaya atması gerektiğini öğretiyor. Oyuna ve dolayısıyla ilişkiye endişe giriyor. Hem ilişkiler bozuluyor, çocuk hem oyundan keyif almıyor ve hem de basketbolcu olmayan baba, çocuğunun basketbol potansiyelini öldürüyor. Çocukların aslında tek istediği var, ailesiyle yargısız bir ortamda zaman geçirmek. Eylem ebeveynliği bunu öldürüyor. Peki çocuk geleceğe nasıl hazırlanacak?

 

GÜVENLİ ALANDA İLİŞKİ

Burada iki temel prensip var. Birincisi, aile çocuğu için güvenli alanı sağladıktan sonra, o alanda özgürlük sunmalıdır. O özgürlük alanında gerçek ilişki kurulur ve bu durumda uyarılar, şekillendirmeler ve öğretmeler ortadan kalkar. Bir anne, çocuğu oyun oynarken, vazo kırılır diye uyarmış. Demek ki anne güvenli alan sağlamamış. Oyun alanında vazo olmamalı. Anne çocuğunu uyardığı ve müdahale ettiği an çocuğun eğlencesi bozuluyor.

 

GÖREVİ DUVAR KORUMAK OLAN ANNE

Başka bir anne, çocuğuna duvarı boyuyor diye kızmış. Çocuk duvarı boyamayı seviyormuş ama anne ona bir boyama duvarı sağlamamış. Anne ile konuştuğumda anne dedi ki “Ne yani duvarı mı boyasın?” Ben de “Amacınıza bağlı” dedim. Kendi annelik görevinizi ‘duvar koruyuculuğu’ olarak görüyorsanız boyamasın tabii ki. Ama kendi görevinizi çocuğun gelişimine (bu durumda yaratıcı gelişim) katkı olarak görüyorsanız, o zaman onun boyama duvarı olması gerekiyor. Anne bir duvar tahsis edeceğini söyledi. Çocuğa çizim yapmaya öğretmeye çalışmadan, sadece beraber duvarı boyadığınızı düşünün. Gerçek bir ilişki kurulmaz mı? Çocuk dünyanın en mutlu çocuğu olmaz mı?

  

DOĞRU MODEL

İkincisi de iyi bir model olduktan sonra, çocuk talep ettiğinde öğretmek. Anne ve baba iyi bir modelse ve çocuk da bütünlüğünü koruduysa, çocuk görerek zaten öğrenir. Çocuk hazır olmadan öğretmek çocuğa zarar verir. Ama çocuk öğrenmeyi talep ettiğinde aile öğretebilir. Örneğin yukarıdaki örnekten gidersek. Diyelim ki baba basketbolcu, çocuğunun basketbolcu olmasını istiyor ve çocuğun da basketbola yeteneği var. O zaman da öğretmemeli mi? Çocuk şekillendirilmeye çalışmadan sadece eğlence için babasıyla basketbol oynarsa bir süre sonra çocuk basketboldan keyif almaya başlar. Yani güçlü bir temel atar. Daha sonra çocuk gelişimi talep eder. Çocuk talep ettiği an baba öğretebilir. (Bu arada zaten bizim çocukların çoğunun sporu bırakmasının sebebi, küçükken eğlence temelinin atılmamasıdır.)

Kısacası, aile ‘Çocuğumu güzel bir geleceğe hazırlamalıyım’ düşüncesinden kurtulup ‘Çocuğumla şu an yargısız bir ilişki kurmalıyım’ düşüncesini benimserse çocuk kaygısız büyür. Unutulmamalıdır ki çocuğu geleceğe hazırlanmanın en iyi yolu çocukla ‘anda olmak’tır.

 

BİR İNSAN  NEDEN YARGILANMAKTAN KORKAR?

Maalesef toplumumuzda birçok insan, diğer insanlar tarafından yargılanmaktan korkar. Acaba hangi insanlar yargılanmaktan korkar? Genelde iki tür insan yargılanmaktan korkuyor: Utangaçlar ve narsistler.

Utangaçlar kendi kimliklerinin değersiz olduğunu düşündüğü için, kimliklerini saklayarak yargılanmaktan kaçarlar. Adeta saklanırlar. Herkesin onları yargıladığını varsayarak, hiç risk almazlar. (Tabii ki utangaçlarla içe dönük kişiliği karıştırmamak gerekir. Utangaçlar kaygılı olduğu için yalnızlığı seçer, içe dönükler enerjilerini kendilerinden aldığı için.)

Narsistler ise diğer insanlar onu yargılamasın diye yargılanacak bir şeyleri olmadığı imajını vermek için kendilerini mükemmel göstermeye çalışır.

Bu grupta ayrı bir gizli dinamik de kendini gösterir. Yargılanmaktan korkarak kendini değerli hissetmeye çalışır. Nasıl mı? Bir insan yargılanmaktan korkuyorsa kendine şu mesajı verir: Ben o kadar önemliyim/değerliyim ki diğer insanlar benimle ilgileniyor. Aslında çoğu zaman diğer insanlar sizinle değil, kendileriyle ilgilenir. Diğer insanların sürekli kendileriyle ilgilendiğini varsaymak egonun göstergesidir.

Yargılanma korkusunu yaratan da çoğu zaman ailedir. Sürekli “El âlem ne der?”korkusuyla çocuğunu yetiştiren veya çocuğun her konuda ‘mükemmel’ olmasını bekleyen aileler, utangaç veya narsist çocuk yetiştirir. Aileler ne yapmalı? Çocuklarını olduğu gibi kabul edip kendi beklentisine göre değil çocuğun seviyesine göre ona yaklaşırsa ve davranışları dış etkenlere değil de değerlere bağlarsa çocuk yargılanmaktan korkmaz. Çünkü hem kendini olduğu gibi kabul eder ve değer odaklı davrandığı için değerlerinin sorgulanmasından korkmaz.

 

10 Mart 2018

ailealançocukebeveyngüvenilirilişkiokul
Share

Köşe Yazıları

Özgür Bolat Editör

İLGİLİ YAZILAR

Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
13 Ocak 2021
Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
13 Ağustos 2019
Okullar çocukları neden iş dünyasına hazırlayamıyor?
13 Ağustos 2019

Yorum Yaz


Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Site İçi Arama

  • Son Yazılar

    • Dr. Özgür Bolat ile Anne Baba Okulu
    • Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
    • Pınar Gültekin
    • Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
    • Okullar çocukları neden iş dünyasına hazırlayamıyor?
  • Haber Bülteni

  • SOSYAL MEDYA

  • TAKVİM

    Temmuz 2022
    P S Ç P C C P
     123
    45678910
    11121314151617
    18192021222324
    25262728293031
    « Mar    


  • SOSYAL MEDYA

  • Köşe Yazıları

    • Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
      13 Ocak 2021
    • Pınar Gültekin
      22 Temmuz 2020
    • Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
      13 Ağustos 2019

  • Haber Bülteni


  • Anasayfa
  • Hakkında
  • Anne Baba Okulu
  • Öğretmem Akademisi
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
www.veotesi.com © 2016

‘Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerez konumlandırmaktayız, kullanmaya devam ettiğinizde çerezler ile toplanan kişisel verileriniz Veri Politikamız-Bilgilendirmelerimiz'de belirtilen amaçlar ve yöntemlerle mevzuatına uygun olarak kullanılacaktır.

Dr. Özgür Bolat
KİŞİSEL VERİ KANUNU KAPSAMINDA BİLGİLENDİRME METNİ

Özgür Bolat Özel Eğitim ve LTD. ŞTİ. Şirketi olarak, siz değerli müşterilerimiz ve çözüm ortaklarımızın güvenliğini göz önünde bulundurarak, başta özel hayatın gizliliği olmak üzere, temel hak ve özgürlüklerin korunması amacıyla, kişisel verilerle ilgili düzenlenen "Kişisel Verilerin Korunması Kanunu" hususunda sizi bilgilendirmek istiyoruz.

Amacımız; sizlerin memnuniyeti doğrultusunda, kişisel verilerinizin alınma şekilleri, işlenme amaçları, hukuki nedenleri ve haklarınız konularında sizi en şeffaf şekilde bilgilendirmektir.

Kurumumuza iletmiş olduğunuz veya Kurumumuzun usül ve işlemleri çerçevesinde edinmiş olduğu her türlü kişisel veri ile biyometrik veri, sağlık verisi dahil her türlü özel nitelikli veriniz bakımından (“Veri”), 7 Nisan 2016 tarihinde yürürlüğe giren 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) gereğince, Kurumumuz Özgür Bolat Özel Eğitim ve LTD. ŞTİ. ŞİRKETİ Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel bilgileri kanunda açıklandığı çerçevede; elde edebilecek, kaydedebilecek, depolayabilecek, muhafaza edebilecek, hizmetlerini devam ettirebilmek amacıyla güncelleyebilecek, değiştirebilecek, yeniden düzenleyebilecek, mevzuatın izin verdiği durumlarda ve ölçüde üçüncü kişilere açıklayabilecek, devredebilecek, aktarabilecek, paylaşabilecek, sınıflandırabilecek, anonim hale getirebilecek ve kanunda sayılan diğer şekillerde işleyebilecektir.

Kişisel verilerinizin işlenme amaçları ve hukuki sebepleri; Mevzuat kapsamında faaliyet alanımız kapsamında işlemlerin yerine getirilmesi, yürütülmesi ve geliştirilebilmesi, bu hizmetlere ve ürünlere yönelik tanıtım, pazarlama ve kampanya faaliyetlerinin yapılması, akdettiğiniz ve/veya akdettiğimiz sözleşmelerin gereğinin yerine getirilmesi; istihbarat, bilgi araştırmaları ve kredibilite değerlemelerinin yapılması, planlama, istatistik, müşteri memnuniyeti çalışmaları, güvenliğin sağlanması, otoritelerce öngörülen bilgi saklama, raporlama, bilgilendirme yükümlülüklerine uyulması, tarafınıza daha iyi ve güvenilir hizmet verilebilmesi, tarafınıza uygun hizmetler ve ürünler geliştirilmesi ve bunun kesintisiz olarak sürdürebilmesi amacıyla ve diğer nedenlerle kişisel verileriniz işlenmektedir.

Kişisel verilerin toplanma yöntemi: Kişisel verileriniz, otomatik ya da otomatik olmayan yollarla, yazılı, sözlü ya da elektronik ortamda toplanabilmektedir.

Yukarıda belirtilen amaçlarla, kişisel verilerin aktarılabileceği kişi/kuruluşlar: Kişisel Verileriniz; Kurumumuzun iştirakleri ve bunların alt kuruluşlarına; çalışanları, şirket görevlileri, hukuk, mali ve vergi danışmanları, denetçileri ve mevzuat hükümlerinin izin verdiği kişi, kurum ve kuruluşlar ile açık rızanızın bulunduğu diğer üçüncü kişilere; aktarılabilecektir.

Kanun’un 11. Maddesi Çerçevesinde Haklarınız; Kurumumuza başvurarak; kişisel verilerinizin a) işlenip işlenmediğini öğrenme, b) kişisel verileriniz işlenmişse buna ilişkin bilgi talep etme, c) kişisel verilerinizin işlenme amacını ve amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını öğrenme, ç) kişisel verilerinizin yurt içinde veya yurt dışında aktarıldığı üçüncü kişileri bilme, d) kişisel verilerinizin eksik veya yanlış işlenmiş ise düzeltilmesini isteme, e) Kanun’un 7. maddesinde öngörülen şartlar çerçevesinde kişisel verilerinizin silinmesini veya yok edilmesini isteme, f) kişisel verilerinizin aktarıldığı üçüncü kişilere yukarıda sayılan (d) ve (e) bentleri uyarınca yapılan işlemlerin bildirilmesini isteme, g) kişisel verilerinizin münhasıran otomatik sistemler ile analiz edilmesi nedeniyle aleyhinize bir sonucun ortaya çıkmasına itiraz etme ve ğ) kişisel verilerinizin kanuna aykırı olarak işlenmesi sebebiyle zarara uğramanız hâlinde zararın giderilmesini talep etme hakkına sahipsiniz.

Haklarınızın, düzenlemenin yürürlük tarihi olan 07.10.2016 tarihinden itibaren kullanılması mümkün olup, taleplerinizin yerine getirilmesini teminen Kurumumuzca yapılacak masrafları, KVKK’nın “Veri sorumlusuna başvuru” başlıklı 13. maddesinde belirtilen tarifeye göre tarafınızdan talep etme hakkımız saklıdır.