• Anasayfa
  • Hakkında
  • Köşe Yazıları
  • Anne Baba Okulu
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
  • SOSYAL MEDYA

  • Anasayfa
  • Hakkında
  • Köşe Yazıları
  • Anne Baba Okulu
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
Çocuk Yetiştirmek Neden Zorlaştı
28 Eylül 2016

İnsanlar yaklaşık 100.000 yıl avcılık ve toplayıcılık, 12.000 yıl ise tarım çağında yaşadı.

Son 100 yıldır da bilgi ve yaratıcılık çağında yaşıyor.

 

Yani, insanlık tarihinin %90’u avcılık ve toplayıcılıkla geçti. Doğal olarak da bu yaşam tarzına uyum sağlayan insan, bilgi çağında birçok sorun yaşıyor.

 

Çevre ile insan doğası örtüşmüyor. Bu da birçok çocuk yetiştirme sorununu ortaya çıkarıyor. Nasıl mı?

 

UYKU

 

Geçmişte gece korkmaları yoktu. Çocuk, anneyle beraber uyuyordu. Çocuk  her iki-üç saatte bir beslendiği için, insanoğlunun uyku döngüsü (derin ve hafif uyku) buna göre ayarlandı.

 

Çocuk ve anne, nefes aracılığıyla senkronize olduğu için, çocuğun beslenme saati gelmeye yakın, anne de doğal olarak hafif uykuya geçiyordu. Uyanıp, çocuğun emzirip tekrar yatıyordu. Uygarlık geldi, senkronizasyon bozuldu. Anneler yorulmaya başladı.

 

OYUN

 

Oyun sorunu yoktu. Çünkü kabilenin çocukları beraber oynuyordu.  Uygarlık geldi. Çocuklar binalara sıkıştı. Arkadaş bulamaz oldu. Yapay bir sistem olan oyuncaklar ortaya çıktı.

 

Çocuklar aileleriyle daha çok oynamak zorunda kaldı.  Aileler yorulmaya başladı. Halbuki çocuk etrafında başka çocuk bulsa, sorun olmayacaktı.

 

Çocuklar okulda başka çocuklar buldu ama bu sefer de beraber oyun oynama hakkı verilmedi. Böylelikle çocuk da bilgisayara yöneldi.

 

EMZİRME

 

Eskiden emzirme sorunu yoktu. Çünkü çocuk her zaman anneyle beraberdi. Hatta bu yüzden antropologlar, insan türüne ‘taşıyan tür’, diğer türlere ise ‘yuva kuran’ veya ‘yuvasız tür’ der. (Bu arada ağlama, sadece ‘taşıyan türlerde’ var.)

 

Emzirme bazen 2 ile 4 yıl arası sürüyordu. Uygarlık geldi. Emzirme sorunu ortaya çıktı. Anne çocuğu ile daha az zaman geçirir oldu. Yapay bir sistem olan emzik ve farklı besleme yöntemleri ortaya çıktı.

 

Gelişmiş toplumlar, çalışan kadını korudu ve ona çocuk hakları verdi ama gelişmeyen toplumlar kadını çocuğundan daha da uzaklaştırdı.

 

YEMEK YEMEME

 

Çocuğun 2.5 yaşında keşfetme isteği tavan yapar, hareketlenir ve her şeyin tadına bakmak ister. Doğa da geçmişte çocuk zehirli mantarları yemesin diye, yemek yeme dürtüsünü bu sürede azalttı.

 

Ama uygarlık gelince, bu mekanizma karşımıza ‘iki yaş sendromu’ (Terrible Two) olarak çıktı. Geçmişte çocuğu koruyan bu mekanizma, çocuğa zarar vermeye başladı. Çocuğa yemek yedirmek zorlaştı.

 

SOSYALLEŞME

 

Eski kabilelerde herkes birbirini tanıyordu. Kabilenin değerleri aynıydı. Uygarlık geldi. Ailenin çocuğu için arkadaş seçme kaygısı başladı. Çünkü uygarlık farklı sınıflar ve değerler doğurdu.

 

Erkekler babalarıyla ava gidiyor, kızlar ise anneleriyle toplamaya çıkıyordu. Aile birlikte çokça zaman geçiriyordu. Annelerin ve babaların, çocuk ile bağlanması doğal bir süreçti. Uygarlık geldi. Anne ve baba çocukla daha az zaman geçirir oldu. Çocukta yalnızlık duygusu başladı.

 

Eskiden insanlar sosyalleşirdi. Birlikte zaman geçirirdi. Uygarlık geldi. Sosyalleşme azaldı. Yapay sosyalleşme aracı, televizyon ortaya çıktı. Tüm yapay sistemler gibi bu da mutsuzluğu tetikledi.

 

GELİŞİM

 

Çocuk annesinin ve babasının yanında, hayatta kalma becerisi kazanırdı. Özgüvenli olurdu. Uygarlık geldi, okullar kuruldu. Okullarda beceri kazandırma durdu, bilgi kazandırma başladı.

 

Çocuklar gelişim ihtiyacını karşılayamadı. Oyunlara yöneldi. Sürekli seviye atlayarak sahte gelişim sistemleri oluşturdu.

 

ÇOCUK SAYISI

 

Eskiden aileler daha çok çocuk doğuyordu. Çocuktan tek beklenti yaşaması ve aileyle çalışmasıydı. Uygarlık geldi.

 

Aileler bir ya da iki çocuk doğurmaya başladı. Çocuktan beklenti arttı. Beklenti de çocuğu şekillendirme ihtiyacı doğurdu. Aile, ‘’Çocuğu öyle şekillendireyim ki başarılı olsun’’ demeye başladı. Şekillendirme ihtiyacı ile mutsuz çocuklar büyümeye başladı.  Sadece şekillendirme ihtiyacının üstesinden gelen aileler, mutlu çocuklar yetiştirebildi.

 

DOĞAL BÜYÜME

 

İnsanın doğal büyüme hızı arttı. Eskiden bir kabilede 1000 kişi varsa, bir sene sonra 1003 kişi oluyordu. Uygarlık geldi. Nüfus artışı giderek yükseldi. 1000 kişi varsa, bir sene sonra 1011-1020 olmaya başladı.

 

Besin ve yerleşim sorunu ortaya çıktı. Besin görünümlü yapay yiyecekler ortaya çıktı. İnsanlar doğadan uzaklaştı. Sağlık sorunları başladı.

 

MİKRO SİSTEMLER

 

Kısacası, insan doğası ile çevre savaşmaya başladı. İnsan, uyum sağlamadığı bir ortamda yaşamaya ve kendisiyle çatışmaya başladı.

 

Doğadan, doğal yapıdan ve kendi doğasından uzaklaştı.

 

Böylelikle çocuk yetiştirmek daha da zorlaştı.

 

İnsan elbette geçmişe dönemez. Geçmişe dönelim, de demiyorum. Ama insan doğasını anlamak iki açıdan önemli. Birincisi, insan doğasını anlamadan çocuktaki sorunları çözemeyiz. Anlamak, empati getirir.

 

İkincisi de uygarlık sınırları içerisinde, insanı anlayan sosyal politikalarla, insan doğasına uygun mikro sistemler ve alanlar oluşturmazsak, sağlıklı nesiller  yetiştirmek daha da zorlaşacak.

 

https://www.instagram.com/dr.ozgurbolat/

Görüntüleme: 465
çocukebeveyn
Share

Genel  / Köşe Yazıları

Editör

İLGİLİ YAZILAR

Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
13 Ağustos 2019
Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
13 Ağustos 2019
Oyun çocukları nasıl etkiler?
13 Ağustos 2019

Yorum


Ümmügülsüm
2 December 2017 at 00:43
Reply

Fırsat verilseydi çocuklarımı kendi yalnızlığımda büyütmek isterdim

Olabildiğince sakin ve yarışsız ve her kızdığım hareketlerine aksine eğlenerek gülerek



Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Site İçi Arama

  • Son Yazılar

    • Dr. Özgür Bolat ile Anne Baba Okulu
    • Pınar Gültekin
    • Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
    • Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
    • Okullar çocukları neden iş dünyasına hazırlayamıyor?
  • Haber Bülteni

  • SOSYAL MEDYA

  • TAKVİM

    Nisan 2021
    P S Ç P C C P
    « Mar    
     1234
    567891011
    12131415161718
    19202122232425
    2627282930  


  • SOSYAL MEDYA

  • Köşe Yazıları

    • Pınar Gültekin
      22 Temmuz 2020
    • Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
      13 Ağustos 2019
    • Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
      13 Ağustos 2019

  • Haber Bülteni


  • Anasayfa
  • Hakkında
  • Köşe Yazıları
  • Anne Baba Okulu
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
www.veotesi.com © 2016

‘Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerez konumlandırmaktayız, kullanmaya devam ettiğinizde çerezler ile toplanan kişisel verileriniz Veri Politikamız-Bilgilendirmelerimiz'de belirtilen amaçlar ve yöntemlerle mevzuatına uygun olarak kullanılacaktır.

Dr. Özgür Bolat
KİŞİSEL VERİ KANUNU KAPSAMINDA BİLGİLENDİRME METNİ

Özgür Bolat Özel Eğitim ve LTD. ŞTİ. Şirketi olarak, siz değerli müşterilerimiz ve çözüm ortaklarımızın güvenliğini göz önünde bulundurarak, başta özel hayatın gizliliği olmak üzere, temel hak ve özgürlüklerin korunması amacıyla, kişisel verilerle ilgili düzenlenen "Kişisel Verilerin Korunması Kanunu" hususunda sizi bilgilendirmek istiyoruz.

Amacımız; sizlerin memnuniyeti doğrultusunda, kişisel verilerinizin alınma şekilleri, işlenme amaçları, hukuki nedenleri ve haklarınız konularında sizi en şeffaf şekilde bilgilendirmektir.

Kurumumuza iletmiş olduğunuz veya Kurumumuzun usül ve işlemleri çerçevesinde edinmiş olduğu her türlü kişisel veri ile biyometrik veri, sağlık verisi dahil her türlü özel nitelikli veriniz bakımından (“Veri”), 7 Nisan 2016 tarihinde yürürlüğe giren 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) gereğince, Kurumumuz Özgür Bolat Özel Eğitim ve LTD. ŞTİ. ŞİRKETİ Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel bilgileri kanunda açıklandığı çerçevede; elde edebilecek, kaydedebilecek, depolayabilecek, muhafaza edebilecek, hizmetlerini devam ettirebilmek amacıyla güncelleyebilecek, değiştirebilecek, yeniden düzenleyebilecek, mevzuatın izin verdiği durumlarda ve ölçüde üçüncü kişilere açıklayabilecek, devredebilecek, aktarabilecek, paylaşabilecek, sınıflandırabilecek, anonim hale getirebilecek ve kanunda sayılan diğer şekillerde işleyebilecektir.

Kişisel verilerinizin işlenme amaçları ve hukuki sebepleri; Mevzuat kapsamında faaliyet alanımız kapsamında işlemlerin yerine getirilmesi, yürütülmesi ve geliştirilebilmesi, bu hizmetlere ve ürünlere yönelik tanıtım, pazarlama ve kampanya faaliyetlerinin yapılması, akdettiğiniz ve/veya akdettiğimiz sözleşmelerin gereğinin yerine getirilmesi; istihbarat, bilgi araştırmaları ve kredibilite değerlemelerinin yapılması, planlama, istatistik, müşteri memnuniyeti çalışmaları, güvenliğin sağlanması, otoritelerce öngörülen bilgi saklama, raporlama, bilgilendirme yükümlülüklerine uyulması, tarafınıza daha iyi ve güvenilir hizmet verilebilmesi, tarafınıza uygun hizmetler ve ürünler geliştirilmesi ve bunun kesintisiz olarak sürdürebilmesi amacıyla ve diğer nedenlerle kişisel verileriniz işlenmektedir.

Kişisel verilerin toplanma yöntemi: Kişisel verileriniz, otomatik ya da otomatik olmayan yollarla, yazılı, sözlü ya da elektronik ortamda toplanabilmektedir.

Yukarıda belirtilen amaçlarla, kişisel verilerin aktarılabileceği kişi/kuruluşlar: Kişisel Verileriniz; Kurumumuzun iştirakleri ve bunların alt kuruluşlarına; çalışanları, şirket görevlileri, hukuk, mali ve vergi danışmanları, denetçileri ve mevzuat hükümlerinin izin verdiği kişi, kurum ve kuruluşlar ile açık rızanızın bulunduğu diğer üçüncü kişilere; aktarılabilecektir.

Kanun’un 11. Maddesi Çerçevesinde Haklarınız; Kurumumuza başvurarak; kişisel verilerinizin a) işlenip işlenmediğini öğrenme, b) kişisel verileriniz işlenmişse buna ilişkin bilgi talep etme, c) kişisel verilerinizin işlenme amacını ve amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını öğrenme, ç) kişisel verilerinizin yurt içinde veya yurt dışında aktarıldığı üçüncü kişileri bilme, d) kişisel verilerinizin eksik veya yanlış işlenmiş ise düzeltilmesini isteme, e) Kanun’un 7. maddesinde öngörülen şartlar çerçevesinde kişisel verilerinizin silinmesini veya yok edilmesini isteme, f) kişisel verilerinizin aktarıldığı üçüncü kişilere yukarıda sayılan (d) ve (e) bentleri uyarınca yapılan işlemlerin bildirilmesini isteme, g) kişisel verilerinizin münhasıran otomatik sistemler ile analiz edilmesi nedeniyle aleyhinize bir sonucun ortaya çıkmasına itiraz etme ve ğ) kişisel verilerinizin kanuna aykırı olarak işlenmesi sebebiyle zarara uğramanız hâlinde zararın giderilmesini talep etme hakkına sahipsiniz.

Haklarınızın, düzenlemenin yürürlük tarihi olan 07.10.2016 tarihinden itibaren kullanılması mümkün olup, taleplerinizin yerine getirilmesini teminen Kurumumuzca yapılacak masrafları, KVKK’nın “Veri sorumlusuna başvuru” başlıklı 13. maddesinde belirtilen tarifeye göre tarafınızdan talep etme hakkımız saklıdır.