• Anasayfa
  • Hakkında
  • Anne Baba Okulu
  • Öğretmem Akademisi
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
  • SOSYAL MEDYA

  • Anasayfa
  • Hakkında
  • Anne Baba Okulu
  • Öğretmem Akademisi
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
Çocuk istismarları nasıl önlenir?
13 Ağustos 2019

Çocuk istismarı kanayan yaramız ve toplum olarak bu sorunu çözmemiz gerekiyor. Peki, çocuk istismarı sorunu nasıl çözülür?

İlk olarak “Nasıl çözülmez?” sorusunu yanıtlamak gerekir.

 

NASIL ÇÖZÜLMEZ?

Maalesef çocuk istismarını yapan kişileri cezalandırılarak ‘temel’ sorun çözülemez. Çünkü ceza, kişiye bir şey öğretmez. Ceza sadece yakalanmadan suça devam etmeyi öğretir. Bu insanlar ceza evine konulsa bile aşağıdan başka istismarcılar türeyecektir.

Başka bir deyişle önemli olan sivrisineklerden kurtulmak değil, bataklığı kurutmaktır. Sivrisinekleri cezalandırarak bataklığı kurutamayız.

 

SUÇUN PSİKOLOJİSİ

O zaman şu soruyu sormamız gerekir. Bir kişi neden çocuk istismarı suçunu işler?

Sadece istismar değil, insanlığa karşı işlenen suçların temelinde, küçükken benlikte oluşan yaraları tamir etme çabası vardır. Suçlu, suç işleyerek bu yarayı iyileştirdiğini zanneder. Onun bakış açısına göre her suç, onun için pansuman görevini görür.

İstismar yapan kişilerin benliklerinde yaralar vardır. Kimlik oluşumu sağlanmamış, birey bütünlüğünü oluşturamamıştır.

Peki hangi çocukların benliklerinde küçükken yara oluşur?

Oslo Üniversitesi’nden araştırmacı psikolog Dr. Aina Sundt, suç işleyen psikopatları inceleyince keşfediyor ki istisnasız, tekrarlıyorum istisnasız, tüm suçlular benzer aile yapılarında büyümüş. Peki nedir bu aile yapıları?

 

SUÇU OLUŞTURAN AİLE YAPILARI

Aileler çocuklarını yetiştirirken, çocuklarına gösterdiği ilgiyi derecelendirebiliriz. Bazı aileler hiç ilgi göstermezken, bazıları çok ilgi gösterir. Hiç ilgi göstermeyen aileye ‘ihmalkâr’; çok ilgi gösteren aileye de ‘aşırı kontrolcü’ veya ‘aşırı müdahaleci’ aile diyebiliriz.

İhmalkâr aile, çocuğun temel ihtiyaçlarını karşılamıyor. Onu hayatta yapayalnız bırakıyor. Dolayısıyla çocuk empatiyi ve ilişki kurmayı, yani bağlanmayı öğrenemiyor.

Bağlanmayı bilmeyen bir insanın, diğer insanları önemsemesi çok zor.

Aşırı kontrolcü aile de çocuğun hemen hemen her şeyine karışıyor. Çocuk bir kimlik geliştiremiyor. Dolayısıyla kendi duygularının ve davranışlarının sorumluluğunu alan bir birey olamıyor. Düşünen bir askerin elindeki düşünmeyen bir silah olabiliyor.

Dr. Sundt keşfediyor ki bu suçlular ya ihmalkâr ailede ya da aşırı kontrolcü ailede büyümüş.

(Tabii şunu hatırlatmak da çok önemli. Suçlular, sorunlu ailelerden çıkabilir ama her sorunlu aile suçlu üretmez. Sorunlu ailelerden büyüyüp farkındalık, bilinç ve iradeyle bütünlüğünü sağlamaya çalışan çok insan var.)

 

SAĞLIKLI AİLE MODELİ

O zaman biz istismar veya diğer suçları bitirmek/azaltmak istiyorsak, çocuk yetiştirme modelimizi sorgulamamız gerekir. İl ve ilçelerdeki yetkililer, aileleri analiz edip aile türlerine göre onlara gerekli desteği veya eğitimi vermelidir.

Aynı zamanda çocukların benliklerinde yaralar açan okullardaki otoriter yapı da sorgulanmalı. Kontrol değil, ilişki odaklı bir pedagoji benimsenmeli.

Ailelerdeki ve okullardaki böyle bir çalışma, şu andaki istismar suçlarının azalmasına hemen katkı sağlamayabilir ama geleceği inşa eder. 10 yıllık bir sürede sadece istismar değil, diğer suçlar da azalır. Daha barış dolu bir toplum oluşturmuş oluruz.

 

ÖĞRETMEN PERFORMANS SİSTEMİ ETKİLİ OLUR MU?

Araştırmalar gösteriyor ki öğretmen değerlendirme sistemleri, öğrenmenin kalitesini arttırıyor. Ama değerlendirmenin hangi koşullarda yapıldığı çok önemli. Çünkü her değerlendirme aynı etkiyi yaratmıyor. Peki hangi koşullar gerekli?

Eğer değerlendirme, güvenilen bir okul lideri (her müdür lider değildir)
tarafından yapılıyorsa, gözlem yapma eğitimi almış öğretmenler tarafından sınıf gözlemiyle ve veriyle destekleniyorsa, değerlendirme sonunda öğretmene geri bildirim veriliyorsa, tek seferlik değil de uzun süreliyse, bireysel değil de paylaşımcı bir okul kültürü varsa, öğrencilere sorulan sorular memnuniyetin yanı sıra sınıftaki pedagojik kültürü sorguluyorsa, değerlendirmenin temel amacı ödül veya ceza değil de gelişimse değerlendirme sistemi işe yarıyor. Peki bizim okullarda bu koşullar var mı?

Maalesef hayır. Okul müdürü olmanın standartları net olmadığı için, okullarda sınıf gözlemi yapma kültürü olmadığı için, öğretmenlere değerlendirme eğitimi verilmeyeceği için, değerlendirme veri odaklı değil öznel olacağı için, değerlendirme gelişim amaçlı değil, kontrol amaçlı olduğu için, okullarımızda geri bildirim kültürü olmadığı için, öğretmenler arasında kutuplaşma olduğu için (sendika ve siyasi görüş), bizim test sonuçları anlamayı değil bilgiyi ölçtüğü için öğretmen değerlendirme sistemi çok etkili olmayacaktır.

Dahası veliler öğretmene not verirse birçok veli öğretmenden çocuğunun ihtiyacını değil, isteklerini karşılamasını talep edecektir. Örneğin öğrencilerle sınıfta öğrenmeyi sağlamayan ama eğlenceli ders yapan öğretmen yüksek not alabilir. Tehdit olarak bile kullanabilir. Bu koşullar sağlanmazsa sistem tam tersi etki yaratır. Yani öğretmenler arasında iletişim bozulabilir, rekabet ortamı artabilir, etik davranışlar ortaya çıkabilir ve öğrenme ikinci plana atılıp yüksek not alma ön plana çıkabilir.

Ama şu da unutulmamalıdır ki öğretmen kalitesini arttırmak için mutlaka kapsamlı bir çalışmaya ihtiyaç vardır. İlk olarak yukarıda saydığım koşullar sistematik olarak ele alınmalıdır. Ayrıca öğretmen adaylarının seçimi ve öğretmen yetiştirme politikaları da sorgulanmalıdır. Öğretmenlik gibi özünde adanmışlık olan mesleklerde, kontrol değil ilişki odaklı sistematik çalışmalar daha verimli sonuç verir.

 

3 Mart 2018

aileçocukçözümihmalkaristismaröğretmensuç
Share

Köşe Yazıları

Özgür Bolat Editör

İLGİLİ YAZILAR

Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
13 Ocak 2021
Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
13 Ağustos 2019
Oyun çocukları nasıl etkiler?
13 Ağustos 2019

Yorum Yaz


Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Site İçi Arama

  • Son Yazılar

    • Dr. Özgür Bolat ile Anne Baba Okulu
    • Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
    • Pınar Gültekin
    • Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
    • Okullar çocukları neden iş dünyasına hazırlayamıyor?
  • Haber Bülteni

  • SOSYAL MEDYA

  • TAKVİM

    Temmuz 2022
    P S Ç P C C P
     123
    45678910
    11121314151617
    18192021222324
    25262728293031
    « Mar    


  • SOSYAL MEDYA

  • Köşe Yazıları

    • Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
      13 Ocak 2021
    • Pınar Gültekin
      22 Temmuz 2020
    • Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
      13 Ağustos 2019

  • Haber Bülteni


  • Anasayfa
  • Hakkında
  • Anne Baba Okulu
  • Öğretmem Akademisi
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
www.veotesi.com © 2016

‘Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerez konumlandırmaktayız, kullanmaya devam ettiğinizde çerezler ile toplanan kişisel verileriniz Veri Politikamız-Bilgilendirmelerimiz'de belirtilen amaçlar ve yöntemlerle mevzuatına uygun olarak kullanılacaktır.

Dr. Özgür Bolat
KİŞİSEL VERİ KANUNU KAPSAMINDA BİLGİLENDİRME METNİ

Özgür Bolat Özel Eğitim ve LTD. ŞTİ. Şirketi olarak, siz değerli müşterilerimiz ve çözüm ortaklarımızın güvenliğini göz önünde bulundurarak, başta özel hayatın gizliliği olmak üzere, temel hak ve özgürlüklerin korunması amacıyla, kişisel verilerle ilgili düzenlenen "Kişisel Verilerin Korunması Kanunu" hususunda sizi bilgilendirmek istiyoruz.

Amacımız; sizlerin memnuniyeti doğrultusunda, kişisel verilerinizin alınma şekilleri, işlenme amaçları, hukuki nedenleri ve haklarınız konularında sizi en şeffaf şekilde bilgilendirmektir.

Kurumumuza iletmiş olduğunuz veya Kurumumuzun usül ve işlemleri çerçevesinde edinmiş olduğu her türlü kişisel veri ile biyometrik veri, sağlık verisi dahil her türlü özel nitelikli veriniz bakımından (“Veri”), 7 Nisan 2016 tarihinde yürürlüğe giren 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) gereğince, Kurumumuz Özgür Bolat Özel Eğitim ve LTD. ŞTİ. ŞİRKETİ Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel bilgileri kanunda açıklandığı çerçevede; elde edebilecek, kaydedebilecek, depolayabilecek, muhafaza edebilecek, hizmetlerini devam ettirebilmek amacıyla güncelleyebilecek, değiştirebilecek, yeniden düzenleyebilecek, mevzuatın izin verdiği durumlarda ve ölçüde üçüncü kişilere açıklayabilecek, devredebilecek, aktarabilecek, paylaşabilecek, sınıflandırabilecek, anonim hale getirebilecek ve kanunda sayılan diğer şekillerde işleyebilecektir.

Kişisel verilerinizin işlenme amaçları ve hukuki sebepleri; Mevzuat kapsamında faaliyet alanımız kapsamında işlemlerin yerine getirilmesi, yürütülmesi ve geliştirilebilmesi, bu hizmetlere ve ürünlere yönelik tanıtım, pazarlama ve kampanya faaliyetlerinin yapılması, akdettiğiniz ve/veya akdettiğimiz sözleşmelerin gereğinin yerine getirilmesi; istihbarat, bilgi araştırmaları ve kredibilite değerlemelerinin yapılması, planlama, istatistik, müşteri memnuniyeti çalışmaları, güvenliğin sağlanması, otoritelerce öngörülen bilgi saklama, raporlama, bilgilendirme yükümlülüklerine uyulması, tarafınıza daha iyi ve güvenilir hizmet verilebilmesi, tarafınıza uygun hizmetler ve ürünler geliştirilmesi ve bunun kesintisiz olarak sürdürebilmesi amacıyla ve diğer nedenlerle kişisel verileriniz işlenmektedir.

Kişisel verilerin toplanma yöntemi: Kişisel verileriniz, otomatik ya da otomatik olmayan yollarla, yazılı, sözlü ya da elektronik ortamda toplanabilmektedir.

Yukarıda belirtilen amaçlarla, kişisel verilerin aktarılabileceği kişi/kuruluşlar: Kişisel Verileriniz; Kurumumuzun iştirakleri ve bunların alt kuruluşlarına; çalışanları, şirket görevlileri, hukuk, mali ve vergi danışmanları, denetçileri ve mevzuat hükümlerinin izin verdiği kişi, kurum ve kuruluşlar ile açık rızanızın bulunduğu diğer üçüncü kişilere; aktarılabilecektir.

Kanun’un 11. Maddesi Çerçevesinde Haklarınız; Kurumumuza başvurarak; kişisel verilerinizin a) işlenip işlenmediğini öğrenme, b) kişisel verileriniz işlenmişse buna ilişkin bilgi talep etme, c) kişisel verilerinizin işlenme amacını ve amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını öğrenme, ç) kişisel verilerinizin yurt içinde veya yurt dışında aktarıldığı üçüncü kişileri bilme, d) kişisel verilerinizin eksik veya yanlış işlenmiş ise düzeltilmesini isteme, e) Kanun’un 7. maddesinde öngörülen şartlar çerçevesinde kişisel verilerinizin silinmesini veya yok edilmesini isteme, f) kişisel verilerinizin aktarıldığı üçüncü kişilere yukarıda sayılan (d) ve (e) bentleri uyarınca yapılan işlemlerin bildirilmesini isteme, g) kişisel verilerinizin münhasıran otomatik sistemler ile analiz edilmesi nedeniyle aleyhinize bir sonucun ortaya çıkmasına itiraz etme ve ğ) kişisel verilerinizin kanuna aykırı olarak işlenmesi sebebiyle zarara uğramanız hâlinde zararın giderilmesini talep etme hakkına sahipsiniz.

Haklarınızın, düzenlemenin yürürlük tarihi olan 07.10.2016 tarihinden itibaren kullanılması mümkün olup, taleplerinizin yerine getirilmesini teminen Kurumumuzca yapılacak masrafları, KVKK’nın “Veri sorumlusuna başvuru” başlıklı 13. maddesinde belirtilen tarifeye göre tarafınızdan talep etme hakkımız saklıdır.