• Anasayfa
  • Hakkında
  • Anne Baba Okulu
  • Öğretmem Akademisi
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
  • SOSYAL MEDYA

  • Anasayfa
  • Hakkında
  • Anne Baba Okulu
  • Öğretmem Akademisi
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
Bir çocuk neden vurur?
11 Ağustos 2019

Sizlerden çokça soru alıyorum.

Yanıtlamaya çalışıyorum ama her zaman fırsat olmuyor.

Bundan sonra bazı yazılarımda bu soruları yanıtlayama çalışacağım.

Özellikle şu tür soruları sık sık alıyorum: “Çocuğum sürekli kardeşine vuruyor. Ben de ona mola cezası veriyorum. Vurmaması için ne yapmam gerekir?”

 

MOLA YARALAR

Mola, son derece zararlı bir yöntemdir. Mola, yaralı çocuğu tekrar yaralamaktır.

Peki, kardeşine vuran çocuk neden yaralıdır?

 

DUYGU YÖNETİMİ

Vuran insanın iki yarası vardır: Birinci yara, duygusunu yönetememektir.

Duyguları yönetmek için ilk önce (i) duygunun farkına varmak, sonra da (ii) kaynağını bulmak gerekir.

Kaynak yaraysa, bu yarayı (iii-a) iyileştirmek; değer ihlaliyse, (iii-b) eyleme geçmek gerekir.

 

YARAYI KORUYAN ÖFKE

Örneğin; bir anne, çocuğu dışarıya eşofman ile çıktığı için ona kızdığını söyledi. Daha özenli çıkması gerektiğini düşünüyormuş. Burada annenin yarası ne? İmaj kaygısı.

Anne bu yarayı (öfkenin kaynağı) keşfettiği an, çocuğa kızmak yerine, kendi imaj kaygısını yenmeye çalışır. Ancak bu şekilde duygusunu yönetebilir.

(Yara olmadan da ‘öfke’ oluşur. Değer ihlali varsa, örneğin bir kişi haksızlığı uğradıysa, öfkelenir. O zaman da amaç; vurarak değil, eyleme geçerek haksızlığı gidermek olmalıdır.)

 

DUYGUYU İFADE EDEMEME

Vuran insanın ikinci yarası da duygusunu ifade edememektir.

Duygusunu ifade edemeyen insan; ya küfreder ya da kendisini başkalarına vurarak ifade eder. Peki, çocuk duygusunu ifade etmeyi neden öğrenememiştir?

Aslında çocuklar duygularını ifade etmeyi öğrenmez. Zaten biliyordur. Anne veya baba onların duygularını bastırırsa, çocuk duygusunu saklamaya ya da sağlıksız yollarla ifade etmeyi öğrenir (vurmak veya yatağını ıslatmak gibi).

 

ASIL SORUN

Kardeşine vuran çocuk, hem öfkesini yönetmeyi bilmiyordur, hem de kendini ifade etmesini. Bunun çözümü çocuğa ceza vermek değil, ona kendisini sözlü olarak ifade etmesini öğretmektir.

Çocuğa mola cezası verilirse, asıl sorun bastırılmış olur.

Mola cezası alan çocuk, anlaşılmadığını düşündüğü için, değersizlik duygusu başlar.

Dahası molada bekletildiği için de terk edilme korkusu oluşur. Sonuçta aile onu tek başına yapayalnız bırakmıştır.

O zaman ne yapmalı?

 

ÇÖZÜM

Çocuk kendini vurarak ifade ediyorsa, anne / baba ilk önce sakin olur. Kendisi sinirlenmez veya panik yapmaz.

Sonra çocuğuna ne hissettiğini sorar. Çocuğun duygusu aile için bastırılıyorsa, öfke demeyebilir. Bu durumda aile sorar: “Sinirlendin mi veya öfkeli misin?”

Çocuk “Evet” derse; sebebi sorularak kaynağına inilir.

Çocuk kaynağının adını koyamayabilir. (Maalesef çocuklarımızı kendini tanıma yetisiyle yetiştiremediğimiz için çocuklar çoğu zaman duygularının kaynağını tanımlayamıyor.)

Bu durumda anne ve baba öfkenin kaynağını kendisi belirler ama bunu çocuğa ifade etmek zorunda değildir. Kendisi fark ederek uzun vadede bunu çözer.

Çocuk öfkesini söyledikten sonra, aile bunu empatiyle karşılar.

Çocuğun gerekçesi yanlış / mantıksız olabilir (ailem kardeşimi benden daha çok seviyor inancı gibi) ama önemli değil. Gerekçe daha sonra ve uzun zamanda düzeltilecek bir şey. Duygular her zaman doğrudur.

 

DUYGUYU İFADE ETMEYİ ÖĞRETME

Aile duygunun adını koyduktan ve empati kurduktan sonra, biz öfkemizi vurarak değil, söyleyerek ifade ederiz der. Burası çok önemli.

Çocuğa, öfkesini karşıdaki kişiye söyleyerek ifade etmesi öğretilir.

Burada bol bol ‘role – play’ ve drama yapmak çok etkili olur.

 

ANLAYIŞ

Bu aslında bir yöntem değil, bir anlayış biçimidir.

Anne ve baba da örnek olmalıdır. Anne ve baba öfkelerini birbirlerine bağırarak (sözlü şiddet) değil, sözle ifade ederek model olmalıdır.

 

SONUÇ

Kısacası çocuk vurarak kendini ifade ediyorsa, kök sebebi inilmeli. Kök sebep, çocuğun duygusunu tanımaması ve ifade etmeyi bilmemesidir.

Kızmak, bağırmak ve mola vermek yerine, çocuğa duygusunu sözlerle ifade etmesi öğretilmeli. İşte o zaman barışçıl bireyler ve barışçıl bir toplum yaratabiliriz.

 

NOT 1: Tabii bir de çocuğunuzun ruh sağlığı için, onu Meclis’teki kavgalardan uzak tutun.

NOT 2: “Beni Ödülle Cezalandırma” kitabımda, bu tür sorunlara nasıl yaklaşılması gerektiğini PİDE yöntemiyle anlattım. Detaylı bilgiyi kitapta okuyabilirsiniz. 

 

12 Ocak 2017

anlayışçocukduyguşiddetvurma
Share

Köşe Yazıları

Özgür Bolat Editör

İLGİLİ YAZILAR

Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
13 Ocak 2021
Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
13 Ağustos 2019
Oyun çocukları nasıl etkiler?
13 Ağustos 2019

Yorum Yaz


Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Site İçi Arama

  • Son Yazılar

    • Dr. Özgür Bolat ile Anne Baba Okulu
    • Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
    • Pınar Gültekin
    • Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
    • Okullar çocukları neden iş dünyasına hazırlayamıyor?
  • Haber Bülteni

  • SOSYAL MEDYA

  • TAKVİM

    Temmuz 2022
    P S Ç P C C P
     123
    45678910
    11121314151617
    18192021222324
    25262728293031
    « Mar    


  • SOSYAL MEDYA

  • Köşe Yazıları

    • Çocuklara okullarda düşünmeyi nasıl öğretiriz?
      13 Ocak 2021
    • Pınar Gültekin
      22 Temmuz 2020
    • Çocukların okulda neden motivasyonları düşük?
      13 Ağustos 2019

  • Haber Bülteni


  • Anasayfa
  • Hakkında
  • Anne Baba Okulu
  • Öğretmem Akademisi
  • Seminerler
    • Okul Seminerleri
    • Şirket Seminerleri
  • İletişim
www.veotesi.com © 2016

‘Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerez konumlandırmaktayız, kullanmaya devam ettiğinizde çerezler ile toplanan kişisel verileriniz Veri Politikamız-Bilgilendirmelerimiz'de belirtilen amaçlar ve yöntemlerle mevzuatına uygun olarak kullanılacaktır.

Dr. Özgür Bolat
KİŞİSEL VERİ KANUNU KAPSAMINDA BİLGİLENDİRME METNİ

Özgür Bolat Özel Eğitim ve LTD. ŞTİ. Şirketi olarak, siz değerli müşterilerimiz ve çözüm ortaklarımızın güvenliğini göz önünde bulundurarak, başta özel hayatın gizliliği olmak üzere, temel hak ve özgürlüklerin korunması amacıyla, kişisel verilerle ilgili düzenlenen "Kişisel Verilerin Korunması Kanunu" hususunda sizi bilgilendirmek istiyoruz.

Amacımız; sizlerin memnuniyeti doğrultusunda, kişisel verilerinizin alınma şekilleri, işlenme amaçları, hukuki nedenleri ve haklarınız konularında sizi en şeffaf şekilde bilgilendirmektir.

Kurumumuza iletmiş olduğunuz veya Kurumumuzun usül ve işlemleri çerçevesinde edinmiş olduğu her türlü kişisel veri ile biyometrik veri, sağlık verisi dahil her türlü özel nitelikli veriniz bakımından (“Veri”), 7 Nisan 2016 tarihinde yürürlüğe giren 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) gereğince, Kurumumuz Özgür Bolat Özel Eğitim ve LTD. ŞTİ. ŞİRKETİ Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel bilgileri kanunda açıklandığı çerçevede; elde edebilecek, kaydedebilecek, depolayabilecek, muhafaza edebilecek, hizmetlerini devam ettirebilmek amacıyla güncelleyebilecek, değiştirebilecek, yeniden düzenleyebilecek, mevzuatın izin verdiği durumlarda ve ölçüde üçüncü kişilere açıklayabilecek, devredebilecek, aktarabilecek, paylaşabilecek, sınıflandırabilecek, anonim hale getirebilecek ve kanunda sayılan diğer şekillerde işleyebilecektir.

Kişisel verilerinizin işlenme amaçları ve hukuki sebepleri; Mevzuat kapsamında faaliyet alanımız kapsamında işlemlerin yerine getirilmesi, yürütülmesi ve geliştirilebilmesi, bu hizmetlere ve ürünlere yönelik tanıtım, pazarlama ve kampanya faaliyetlerinin yapılması, akdettiğiniz ve/veya akdettiğimiz sözleşmelerin gereğinin yerine getirilmesi; istihbarat, bilgi araştırmaları ve kredibilite değerlemelerinin yapılması, planlama, istatistik, müşteri memnuniyeti çalışmaları, güvenliğin sağlanması, otoritelerce öngörülen bilgi saklama, raporlama, bilgilendirme yükümlülüklerine uyulması, tarafınıza daha iyi ve güvenilir hizmet verilebilmesi, tarafınıza uygun hizmetler ve ürünler geliştirilmesi ve bunun kesintisiz olarak sürdürebilmesi amacıyla ve diğer nedenlerle kişisel verileriniz işlenmektedir.

Kişisel verilerin toplanma yöntemi: Kişisel verileriniz, otomatik ya da otomatik olmayan yollarla, yazılı, sözlü ya da elektronik ortamda toplanabilmektedir.

Yukarıda belirtilen amaçlarla, kişisel verilerin aktarılabileceği kişi/kuruluşlar: Kişisel Verileriniz; Kurumumuzun iştirakleri ve bunların alt kuruluşlarına; çalışanları, şirket görevlileri, hukuk, mali ve vergi danışmanları, denetçileri ve mevzuat hükümlerinin izin verdiği kişi, kurum ve kuruluşlar ile açık rızanızın bulunduğu diğer üçüncü kişilere; aktarılabilecektir.

Kanun’un 11. Maddesi Çerçevesinde Haklarınız; Kurumumuza başvurarak; kişisel verilerinizin a) işlenip işlenmediğini öğrenme, b) kişisel verileriniz işlenmişse buna ilişkin bilgi talep etme, c) kişisel verilerinizin işlenme amacını ve amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını öğrenme, ç) kişisel verilerinizin yurt içinde veya yurt dışında aktarıldığı üçüncü kişileri bilme, d) kişisel verilerinizin eksik veya yanlış işlenmiş ise düzeltilmesini isteme, e) Kanun’un 7. maddesinde öngörülen şartlar çerçevesinde kişisel verilerinizin silinmesini veya yok edilmesini isteme, f) kişisel verilerinizin aktarıldığı üçüncü kişilere yukarıda sayılan (d) ve (e) bentleri uyarınca yapılan işlemlerin bildirilmesini isteme, g) kişisel verilerinizin münhasıran otomatik sistemler ile analiz edilmesi nedeniyle aleyhinize bir sonucun ortaya çıkmasına itiraz etme ve ğ) kişisel verilerinizin kanuna aykırı olarak işlenmesi sebebiyle zarara uğramanız hâlinde zararın giderilmesini talep etme hakkına sahipsiniz.

Haklarınızın, düzenlemenin yürürlük tarihi olan 07.10.2016 tarihinden itibaren kullanılması mümkün olup, taleplerinizin yerine getirilmesini teminen Kurumumuzca yapılacak masrafları, KVKK’nın “Veri sorumlusuna başvuru” başlıklı 13. maddesinde belirtilen tarifeye göre tarafınızdan talep etme hakkımız saklıdır.